İnsan dediğin; akıllı, zeki, bilgili, olgun, medeni olmalı. Dini ilimleri, pozitif ilimleri, sanatı, mesleği, sanatkârlığı, görgü kurallarını, fazilet değerlerini benimseyip, yaşam tarzı edinmeli. İlmi, insanlığı, dini yaşamalı. İlkellik, gerilik, aşırılık, tuhaflık içinde olmamalı. Birey, aile, toplum, millet, insanlık olarak, her an medeniyet içinde gelişimini sürdürmeli. İyilik, güzellik, doğruluk, dürüstlük, düzgünlük, hak, hukuk, adalet, hakkaniyet, güzel ahlak, edep, hayâ, iyilik, yardımseverlik içinde onurlu ve güzel hayat sürdürmeli. Özverili, fedakâr, diğerkâm olmalı. Bencil, sadist, hodkâm, narsist, kötülük, çirkinlik, sapkınlık içinde olmamalı. Her an gelişimini sürdürmeli. Aklı doğru işletmeli. Aklı dosdoğru, gerçek bilgilerle zekice çalıştırmalı.

Pısırık, uyuşuk, çekingen, iş bilmez, iş beceremez olmamalı. 26 Ağustos 1071 Cuma günü zafere koşan Sultan Alpaslan ve askerleri gibi kahraman, cengâver olmalı.

 Fatih Sultan Mehmet Han ve askerleri gibi yiğit olmalı.

Yavuz Sultan Selim Han gibi yavuz olmalı.

Kanuni Sultan Süleyman Han gibi yılmaz, bıkmaz, durmaz, korkmaz, aslan, kaplan, cengâver olmalı. Yaşlı halinle at üzerine binip, kıtaları fetheden olmalı. Düşmana, haine, saldırgana, işgalciye, caniye haddini bildirmeli.

Peygamberimiz Hazreti Muhammed s.a.v. gibi olmalı. Yerine göre sakin, sessiz, güzel bir tebliğci, yerine göre savaş meydanlarına zalime haddini bildiren kahraman olmalı. Adil ve hakkaniyetçi bir devlet başkanı, ordu komutanı, devlet yöneticisi, halk önderi, numune örnek insan olmalı. İslam dinin ve ilmin tüm değerlerini özümseyip, benimseyip, içselleştirip, yaşamalı.

Hem ülkemize hem kendimize, topluma hâkim olmalı. Dünyayı yaşanabilir yer edinip, cennete ulaşmaya, cennet insanı olmaya hak kazanmalı. Cennete giden yol; İslam dinini ve ilmin fazilet değerlerini yaşamaktan geçmektedir. İslam dinini benimseyip, yaşamadan, cennete gidilmez. Cennete sadece takva, muttaki hak mümin ve hakiki mümin ve Müslümanlar gidecektir. Cennete gidecekler; Amentü şerhine inanıp, iman edenler ve salih- yarar, elverişli, iyi, güzel amel işleyip, İslam ahlakında olanlardır. Allah cc. Bu şekilde olan Müslümanları, cehennem azabından koruduğunu, Tür süresi 52/ 17- 18. Ayetinde buyuruyor.

Kur’ân’dan ve Kur’an’ın bildirdiklerinden şüphe etmemeli. Tereddüt etmemeli. Şeytanın vesvesesine düşmemeli. Allah cc. İnancı tam, kesin, dosdoğru, Esma’ül Hüsna üzere olmalı. Dini konuda; bilmeden, konuşup, yazmamalı. İslam dini; hassas, ince, dosdoğru bir Allah c.c. ilmidir. Bir cümle söz ile Müslüman olunur. Bir olumsuz tümce ile dinden çıkılır! Bunun için Müslüman çok bilgili, bilinçli, samimi, takva, güzel huylu, üstün ahlaklı olmalı. Kur’ân ve peygamber yolundan bir milimetre ayrılmamalı. Kur’ân’ı Kerim’i yaşamada sadece peygamberimizi örnek almalı. Başka önderler, liderler, şeyhler, mehdiler edinmemeli. Zaten mehdi dedikleri; şarlatanlardır. Kendine makam edinip, insanları kendine kul, köle edinip, malzeme gibi kullananlardır. Mehdide, önderde, liderde, örnekte, mehdide peygamberimizdir.

İslam dininden kopup, cahiliye inancında olan kapkara cahil olmamalı. Dosdoğru Sıddık kul olmalı. Allah’a, peygamberimiz gibi ibadet etmeli. İnsanlara, varlıklara iyilik, hizmet, yardım yapmalı. Samimi, dosdoğru, dürüst Müslüman olmalı. Şefkatli, merhametli, sevgi, saygı dolu olgun insan olmalı.

Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazreti Ali sahabeleri, dört halifeyi, seçkin sahabeleri örnek almalı. Gidip de, zalim sapkın sapıklara uymamalı. Dünya ve ahiret hayatını cehenneme çevirmemeli.

Peygamberimiz Hazreti Muhammed sav. ’e ümmet olmak, tabi olmak bir şereftir- onurdur, rahmettir, üstünlüktür. Cennete kavuşmaktır. Dünya hayatında huzurlu, mutlu, rahat etmektir. Allah cc. Peygamberimize tabi olmayı, uymayı, salat etmeyi, selam vermeyi, Ahzap süresi 33/56. Ayette buyuruyor. Allah cc. Peygamberimize itaat etmeyi, uymayı emrediyor. Peygambere uymayanları, Allah cc. Sevmez. Al-i İmran süresi 3/31. ayette; peygambere uyun ki, Allah cc. Sizi sevsin. Günahlarınız bağışlasın. Merhamet etsin, buyuruyor. Bugün, bazı ilahiyatçılar, peygamber tanımıyor! Hadis, sünnet tanımıyor! “ Kur’ân bize yeter, diyor. Kur’ân Müslümanlığı anlatıyor. Bu bir iyi niyet sonucu değildir. Dün İslam dinini, İslamcılık diye ideoloji haline getirenler, bugünde peygamber, sünnet, hadis tanımıyor. Hâlbuki sünnetler, ayetlerin yaşam şeklidir.  Bugün, İslam içinde olduğunu söyleyip de, en kötü, kötülük, çirkinlik, haram, günah işleyenler, cani olanlar; İslamcılık güdenlerdir. Büyük çoğunluğu cani- katil, katliamcı terörist olmuştur. Peygamber, hadis, sünnet tanımayanlarda, bozgunculuk, fitne, fesat, nifak, bozukluk, yıkım yapmaktadırlar! Zalim kâfirlerden pek farkları kalmamıştır!

Bu sapıkların bazıları bidat, küfür, batıl, sapıklık içindedir. Bunlar, dini bozmak için kötü, zararlı bir niyetten, cehaletten, düşmanca tavırdan ortaya çıkmıştır. Bunlar, İslam için olumlu bir iş içinde değillerdir. Bunların yaptıklarının, peygamberimiz; sapıklık, kötü olduğunu bildiriyor. Bidatler, dine sonradan uydurmalar, sünnet, hadis kabul etmemekler, zalim sapıklıktır. Hayırlı değildir. Bugün, bunu yapan; sözlü, yazılı, görsel medyada, 42 tane ilahiyatçı olduğu tespit edilmiştir. Bunlar samimi değillerdir. Bunları İslam tarihinde her dönemde gördük. Bunlar içten dinimizi, Müslümanları yıkmaya çalışırken, dışardan da kâfirler yıkmaya çalışmaktadır. İşbirliği içinde, İslam ve Müslüman düşmanlığı yapmaktadırlar. Bidatlerin hedefi; İslam dinini bozmak ve Müslümanları sapıklaştırmaktır. Bazı tarikat ve cemaatler; terör örgütü, bozuk, bozguncu, yıkıcı, vatan, millet, devlet düşmanı olmuşlar. Darbe girişiminden, cinsi sapıklığa kadar yasa dışı olayların içinde olmuşlar.

Bazı cemaatlerde kendinden olmayan diğer cemaatleri kâfir olmakla suçlamaktadır. Bizim dinimiz, cemaat ve tarikatlar değildir. Kur’an ve sünnete bağlı kalmak üzere; aklı, ilimle kullanmalı. Dinimiz; İslam, peygamberimiz; Hazreti Muhammed sav. Olmalı. Bazı tarikatlar, Kur’an ve sünnetin önüne kendi tarikat liderlerini, cemaat liderlerini getirmektedirler. Hep sayda, şeyhim, önderim, mürşidim, mehdim dedi, derler. Kur’ân, peygamberimiz dedi, diyenler, çok azdır.

Her yol ve yönden İslam dini ve Müslümanlar hedef alınmıştır. Tarikatlar ve cemaatler bile siyasallaşmıştır. Siyasi partilerin uzantıları olmuş. Terör örgütlerinin bile cemaat ve tarikatları vardır. Her biri bir makam kapmış. Çevresine tayfalarını toplamış. Halk soyularak, geçim yapmaktadırlar. Allah’ın ayetlerine göre, bu cemaat ve tarikatlar haram durumuna gelmişlerdir. Müslüman toplumları bölmüşler. Birbirine düşman etmişler. Birbiri arkasında vakit namaz bile kılmamaktadırlar. Bunlar içinde mehdi olanlar, cinsi sapıklar, peygamberlik ilan edenler, çıkarcılar, bozuk kişiler çok fazladır.  İlçemizin merkez camisinde kitaplık vardı. Kitaplıkta dini kitaplar bulunuyordu. Müftülük kendi yayını olmayan kitapları geri dönüşüme gönderdi. İşte Müslümanlar birbirine bu duruma gelmişler. Birinin yazdığını, söylediğini, diğeri kabul etmemektedirler. Bu bir bölücülük, ayrımcılık, düşmanlık, fitne, fesat, nifaktır.

Cemaat ve tarikatların okul okumamış, bilim edinmemiş, cahil cühelaları, İslam dinine ve Müslümanlara çok büyük zararlar vermektedir. Cemaat ve tarikat toplantılarında saçma sapan konuşmalar yapmaktadırlar. İlkokul mezunu dinleyici kadınlar, erkekler bile, haklı olarak eleştirip, yermektedir.

İslam dinini siyasallaştırıp, çarpıtarak, saptırarak anlatan radikal İslamcılar ise terör, anarşi, şiddet, katliamlar yapmaktadır! Tamamına yakını emperyalist şer zalimlerin kuklası, Siyonist Yahudi mankudu, düşmanlarımızın kullandığı vesayetçi aparatlar olmuşlardır. “İslam cemaatinden olmalı. İslam tarikatından – yolundan olmalı. Öyle bölünüp, parçalanmamalı. Güçlerimizi yitirmemeli. Birbirine düşmanlık eder, hale gelmemeli.” “Allah cc. Bölünüp, parçalanmayın. Birbirinize düşmanlık etmeyin. Aksi halde güçleriniz gider, mealen buyuruyor.”

22.09.2021 günü CNN Türk’te yine bir cemaat lideri olan Cübbeli Ahmet Ünlü Hocayı izledim. Tarafsız Bölge programına çıkmıştı. Diyor ki; “çocuklarınızı İmam –Hatip Okullarına göndermeyin! Benim çocuğum olsa, normal ortaokullara gönderirim. Program yapımcı Ahmet Hakan soruyor: - Niçin o okullara göndermesin? – Diyor ki; o okullarda %1 de olsa bozuk öğretmenler var!

İşte bu durum cemaat, tarikatlar arasındaki bir kıskançlık, çekememezlik, düşmanlıktan kaynaklanıyor. Daha doğrusu sapkınlığın sonucu oluyor. Bu cemaatlerin pek çoğu yabancı şer, mason güçlerin eline geçmiştir. Hem birbirlerine karşı hem de dinimize, imanımıza, devletimize, milletimize, ülkemize karşı kullanılmaktadır. Milli, manevi, ilmi, insani değerlerden yoksundurlar.

Doğruluk, dürüstlük temiz fıtratın- yaratılışın gereğidir. Genleri, DNA, hücre, temiz yapı bozulmamış ise, o insan güzel ve doğru fikirlerle; doğru, iyi, güzel, yararlı, olumlu insan olur. Eğrilik, sapkınlık, aldatma, kandırma ise karakter- huy bozukluğudur. Ebeveyn temiz, helal olan, haram olmayan yiyecek, içecek yemeli. Genleri, yaratılış özelliğini bozmamalı. Yaratılış özelliği bozulursa, güzel fikirlerle- düşüncelerle, ilimle de güzel ve olumlu insan olması zor olur. Her işi, işlemi, muameleyi, davranışı, eylemi Allah’ın ve bilimin istediği şekilde yapmalı. Akıllı hareket etmeli. Allah’ın yolundan, dininden çıkmamalı.

Müslüman, hak, hukuk, doğruluk, adalet, hakkaniyet, güzel ahlak, edep, iklim içinde güzel mümin olmalı. Bu değerlerden sapmamalı. Adaletli olmalı. Bugün dünyada adalet uygulayan devlet, millet, vali, kaymakam, belediye başkanı, kişi pek yoktur. Oysa adaletsiz yönetim, idare, uygulama olmaz. Adalet olmadan, huzur, mutluluk, rahatlık, sevgi, saygı, barış da hiç olmaz. Kargaşa, kaos, iç çatışma, savaşlar olur, olmaktadır.

Adalet; her hakkı, hak eden, sahibine vermektir. Adalet, dünyada huzuru, mutluluğu, dirliği, düzeni, nizamı, intizamı, barışı, hakkaniyeti, eşitliği, sevgiyi, saygıyı, muhabbeti tesis eder. İslam’ın ana temeli; adalettir. İslam dinin binlerce değer yargısı, olmazsa olmazı vardır. Hepsi birey, aile, toplum, devlet, insanlık tarafından uygulanmalı, gerçekleşmeli, yaşam tarzı edinmeli. Bu değerler hak, hukukla tesis edilir. Dengeli, ölçülü, ilmi uygulama gerektirir. Haksızlığı, dengesizliği, vahşeti ortadan kaldırır.

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “Her hak sahibine verilmeli.”

İnsanlara İslam değerleri, inancı, ibadet, ahlakı, edebi, terbiyesi, ilmi öğretilmezse, ondan pek hayır gelmez, gelmemektedir. İnsanlara önce sevgi, saygı, şefkat, merhamet, müşfiklik öğretilmeli. Yaratan rabbinin adı ile hak, doğru, gerçek bilgiler kazandırılmalı. Dinimizin temeli; Okumak, öğrenmek, bilmek, bildiğimiz doğrularla yaşamaktır. Değerli, onurlu, güzel, mükerrem varlık olan insanın, öz ve dış yapısı bozulmamalı. Yanlışı, batılı, küfrü, zararlıyı, kötüyü, çirkini, bozuğu; hak, gerçek, doğru, iyi, güzel, yararlı olarak öğretmemeli. Göstermemeli. Hakkı hak, batılı batıl olarak öğretmeli. Yakın akraba, komşu, arkadaş, çevreden başlayarak İslam dinini ve ilmi öğretmeli. Tebliğ etmeli. Gücümüz yettiğince iyilik, hizmet, yardım, ibadet yapmalı.

Müslüman kişi tam anlamıyla mükerrem insan olmalı. Öyle aşırılık, eğrilik, zayıf, bilmez, öğrenmez, çalışmaz, haksızlık eden asla olmamalı.

Bilgiyi sevdirerek, kolaydan zora doğru, sistematik öğretmeli. Bu işin uzmanı olmalı. Pedagojik davranmalı. Öyle kara düzen, el yordamı, rastgele, akla geldiği gibi eğitim- öğretim yapılmaz. Okumak; hayattır. Okumak, okuyabilmek, okuduklarını yaşamak, başkalarına anlatmak, doğru düşünmek, plan, program, projeler uygulamak başarıdır. Okumalı, yazmalı, anlatmalı, yaşamalı. Oku emri, Alak süresinin ilk ayetidir. Sonraki ayetlerde de yaz, demektedir. Oku’ demekle sadece Kur’ân oku, denmemektedir. İlim, bilim, bilgi, sanat, meslek, zanaat, hayatı oku, denmektedir. İlim öğrenmek, insani diriltir. Peygamberimiz Suffe okulunda öğretmiş, öğretmenlik yapmıştır. Kur’an’ın 700 kadar ayeti; ilim, bilim, bilgi türevleri ile ilgilidir. Peygamberimizin yüzlerce hadis-i şerifi de bu konu ile ilgilidir.

Müslüman, anarşi, şiddet, terör, bozukluk, bozgunculuk, yıkım, fitne, fesat, nifak, haram mekruh işler yapmaz. İnsanlık tarihi boyunca İslam ve Müslüman olan peygamberler, bu gibi haramlarla mücadele etmiş. Barışı, anarşiyi, şiddeti, vahşeti yok etmeye çalışmıştır. Barışı, huzuru, mutluluğu tesis etmeye uğramıştır. Müslümanın amacı; iyiliği, güzelliği, huzuru, barışı kurmaktır. Şiddet ve terör yapanın dini, imanı, milliyeti olmaz. Din dışı hareket eder. Haksız olarak cana kıyar. Fesat, bozgunculuk, yıkım yapar. Hiçbir terörist hak üzere olmaz. Oysa Müslüman ensardır. Yardımcıdır. Hak hukuk üzeredir. Başkalarını kendine tercih eder. Müslüman her darda, zorda, güçlükte kalana yardım eder. İnsanlara hakkı, hukuku önerir, tavsiye eder. Tam olarak Allah’ın dinine, ilme, irfana uyar.

Müslüman, kibirli olmaz. Kendini başkalarından üstün görmez. Büyüklük taslamaz. Makam, mevki, servet, ilim üstünlüğü ile başkalarından kendini üstün görmez. Müslüman her alanda, her konuda maddi, manevi anlamda temizdir, temiz olmalıdır. Halkla iyi geçimli olmalıdır. İsraf- savurganlık etmemeli, müsrif olmamalı. Müflis olmamalı. Malı, mülkü, serveti olmalı. Müslüman, maddi, manevi anlamda güçlü, varsıl olmalı. Pek çok âlim kişi, mala, mülke, servete, dünyaya önem vermediğini yazar ve söyler. Bu doğru değildir. Dünyada zayıf olanlar yaşayamaz. İslam dinini yaşayamaz. Başkalarına muhtaç olmak, Müslümanlık değildir. Rızkını çıkarmalı. Başkalarına da yardım etmeli. Başkalarının hak, hukukuna tecavüz etmemeli. Çalmamalı. Hırsızlık, gasp, rüşvet almamalı. Böyle yapanın sevapları, ecirleri alınıp, hakkı yenene verilir. Sevapları gider. Kul haklarından arınmış olmalı. Bugün insanların hak, hukuklarını çiğneyenler, ibadetlerinden gelen sevaplarını verip, elinde – avucunda bir şey kalmayabilir. Günahları yüzünden cehenneme gidebilir. Akıllı olmalı. Başkalarının hak, hukukunu çiğnememeli. Dosdoğru ve dürüst yaşamalı.

İnsan, dünya malına tapınmamalı. Dünya malı için değerlerini satmamalı. Çıkarcı- menfaatçi olmamalı. Helalinden çalışıp, kazanıp; ihtiyaçlarını karşılamalı. Lüks, konfor, şatafat, görkem, gösteriş, israf içinde yaşamamalı. Her çalışmayı, ticareti de doğru, dürüstçe yapmalı. Aç göz, soyguncu, haksız kazanç, stoklama içinde olmamalı. Sevap olmayan işler yapmamalı. Haram, günah işlerin içinde olmamalı. Darlıkta ve bollukta, sağlıkta, hastalıkta Allah’a olan görevleri yapmalı. Allah cc. Yolu dışında yol bulmamalı. Başka eşyalara tapınmamalı. Kula kulluk etmemeli. Allah’ı ve dinini her şeyin üstünde tutmalı. Allah cc. Dostu olunuz. Peygamberiniz dost edip, yolundan gidiniz. Farz olan ibadetleri, peygamberimiz gibi yapınız. Aklınız estiği gibi yapmayınız. İbadette peygamberimiz örnek alınız. İbadetleri tadili erkânı ile usulü, kaidesi ile yapınız. Lalettayin ibadet ve iş yapmayınız.

Allah’ın haramlarını- yasakladıklarını öğrenip, bunlardan sakının ve kaçının. Aksi halde tüm sevaplarınız, ecirleriniz bu günahlarla sıfırlanır. Belki de eksi duruma gelir. İflas eder, müflis olursunuz! Cehennemi boylarsınız!

Allah’ın emirlerini öğrenin, bu emirleri peygamberimizin yaptığı gibi yapıp, sevap, ecir kazanın. Cennete bu yolla ulaşılır. Lütfen, bendeniz hakkı, hakikati tebliğ ediyorum. Önemseyin, benimseyin, hakkı tutun ve yaşayın. Aksi halde iki âlemde perişan olmak vardır. Allah’ın emrini tutun. Bağışlama, af isteyin. Aksi halde ziyana uğrayanlardan olursunuz. Allah’ın istediklerini mutlaka en doğru şekilde samimiyetle peygamberimiz gibi yapın. Size ateizmi, deizmi önerenler; dinsiz, imansız peygambersiz, sapıklardır. Onlar iyiliğinizi istememektedir.

Sabırlı, her güzel iş de sabırlı olunuz. Sabrediniz. Sakin ruhlu olunuz. Güzel, iyi işlerde sebat ediniz. Kendinizi, ailenizi, milletinizi, insanları, hayvanları, bitkileri, doğayı, çevreyi, vatanı, milleti, devleti, bayrağı, bağımsızlığı, vatan bütünlüğünü canınızla, malınızla, fikrinizle, mücadelenizle, silahınızla mutlaka ama muhakkak koruyunuz. Aksi halde iki dünyanız berbat, perişan, fecaat, çok kötü olur. Rezil rüsva olursunuz. Milli, manevi, dini, insani görevlerini yapmayanlar, hep başkalarının başına göçle, düzensiz kitle göçleri ile bela olmaktadır. Ülkemiz 2011 yılından beri kitlesel düzensiz göçle karşı karşıyadır. Bu değerlerini korumayanlardan, başkaları da yarar, hayır görmez. Ülkemizde de yasa dışı davranmaktadırlar. Ülkemiz bir saldırıya uğrarsa, buradan da kaçarlar. Milli, manevi, dini değerlere sevgileri yok!

İslam dini; sulh- barış, güvenlik- emniyet, huzur, mutluluk- saadet, selamet- esenlik dinidir. İki dünyayı ihya eder, mamur eder, huzurlu yapar.

İslam dini dedikodu, kin, nefret, intikam alma, kıskançlık, çekememezlik, saldırganlık, hayvanlık gibi sıfatta olmaları yasaklamıştır. İnsan doğasına olumsuz etki yapan her hareket, öğe yasaktır. Barış ve hoşgörü esastır. Müslüman, sorumluluk sahibi olmalıdır. Görev, ödev, yükümlülüklerini bilgiyle, birikimle en güzel şekilde yerine getirmeli. Tüm varlıklara ve kurumlara karşı en ideal davranışlı olmalı. Allah cc. Sevdası aşkı, emri ile hareket etmeli. Sorumsuz, iş bilmez, iş yapamaz, alil olmamalı.

Müslüman, sağlığını korumasını, tedavi- iyileştirme yapmasını becermeli. İlmi, bilimsel, tıbbi davranmalı. Onun bunun saçma sapan sözleri ile davranmamalı. Bugün milyonlarca insan Kovid 19 virüs hastalığından ölmekte, yüz milyonlarcası hasta olup, organlarını işlemez hale getirmektedir. Sosyal medyada dolaşan yalanlara, iftiralara, saçmalıklara inanmaktadırlar. Bedava aşı olmamaktadırlar. Oysa hastalıkların şifası vardır. Derman bulmak vardır. Ama aklı bilimsel işletmeli. Mankut man kafalı olmamalı.

Müslüman, dini ve bilimsel bilgilere, sanat, meslek, zanaat, kültüre sahiptir. Her işini ölçülü, dengeli, hassasiyetle, ahenkle, özenerek yapar, yapmalıdır. Fikirde, sağlıkta, iş de, işlemde, muamelelerde, orta yolda, dosdoğru, dürüst, düzgün, itidal, aşırılık ve gerilikten uzak olmalı. Dosdoğru yolda, hak yolda yaşamalı. Biz bunu Fatiha süresinde okur ve kabul ederiz. Bizi dosdoğru yola ilet, hidayet ver, deriz. Yozlaşmadan, bozulmadan, hak yolda yaşamalı.

Sadece namaz, oruç, zekât, hac, kurban etmek bizi kurtarmaz. Bizim dini görevlerimiz sadece 5 tane değildir. 500 tane de değildir. Kur’an ve sünneti bütünüyle yaşamak görevimizdir. Dini bütün mümin ve Müslüman olmalıyız. Kul hakkı yememeli. Kul hakkına girmemeli. Haram, mekruh işler işlememeli. Üzerine kul hakkı bulunan kişilerin, hak sahibi olan mazlumlardan, mağdurlardan helallik almalı. Bu söz ile olmaz. Hak, hak sahibine verilmeli. Kıyamet günü haksızlık yapan kişinin salih amelleri hak sahibine verilir. Kul hakkının bağışlanması, kul hakkının ödenmesi veya bağışlanması ile olur. Gasp, rüşvet, hırsızlık, zalimlik, haksızlık, çalma haramdır. Kul hakkıdır. Miras da böyledir. Dedikodu, iftira, yalan söyleme de böyledir. Kişi, birey, aile, toplum, devlet, kamu malına çalma, hırsızlık, hortumculuk yapmamalı. Bendeniz, hakkımı yiyene helal etmiyorum.

Müslüman, her hali, vakti, durumu ile dört dörtlük olmalı. Hem bilge hem maharetli, hem sanatlı hem sportif olmalı. Kilo kontrolü olmalı. Çok zayıf veya çok kilolu, sağlıksız olmamalı. Hayatı ideal olmalı. Beslenme, sağlıklı yaşama, tıbbi bilgi uygulama yapabilmeli. Her gün kendini kontrol ve denetim yapmalı. Yaşına uygun spor yapmalı ve de beslenmeli. Yeterli, dengeli, sağlıklı, helal, taze, doğal beslenmeli. Kilolu veya çok zayıf olmamalı. Yağ oranı normal olmalı. Vücut su oranı, yağ, kas oranı normal olmalı. Vücudu sağlamlaştırıp, kaslanmalı. Günlük kaloriye dikkat etmeli. Metabolizmanın yaşını genç tutmalı. Zararlı, bağımlılık yapan madde kullanmamalı. Sağlığa uygun beslenmeli. Kemik oranı sağlam ve güçlü olmalı. Kemik yapısını korumalı. Karın, basen, kalça yağları çok olmamalı. Günlük hayatta rahat, güzel, iyi, temiz, hareketi sınırlandırmayan, tesettürü bozmayan giyecekler giymeli. Havada, karada, suda, denizde uzayda, her yerde hareket edebilmeli. Hantal, pısırık, uyuşuk, korkak, hareketsiz, hımbıl, çekingen asla olmamalı. Yapımızı en güzel şekilde çalışarak getirmeli.

Müslüman, anarşi, şiddet, terör, kıyım, katillik, katliam, hukuksuzluk, meşru olmayan iş, işlem yapmaz. Teröre destek vermez. Teröre maddi, manevi, doğrudan, dolaylı teröre destek vermez. Gönül vermez. Katillik, katliam, şiddet yapmaz. Çevresindekilere zarar vermez. Topluma ve devlete karşı anormal, şiddet, hukuksuz davranmaz. İffetsizlik, namussuzluk yapmaz. Dürüst ve iffetli davranır. Edep, hayâ, güzel ahlak sahibi olur.

Müslüman, dilencilik yapmaz. Çalışır, emek harcar, alın teri döker. Rızkını helalinden çıkarır. Dilencilik, Müslümana yakışır, yaraşan bir onurlu davranış değildir. Kula el açmamalı.

Müslüman, vatan, millet, devlet, bayrak, bağımsızlık, özgürlük, vatan bütünlüğü, hak, hukuk, adalet, doğruluk, dürüstlük, hakkaniyet, güzel ahlak, edep, hayâ, ilim, bilim, sanat, meslek sahibi olmalıdır. Milletimiz, ayni dile, tarihe, dine, kültüre, vatana, millete, değerlere, çıkarları sahiptir. Düşmanları bellidir ve birdir. Müslümanlar, ırk, renk, mevki, makam, servet, bölge, mezhep, tarikat, cemaat ayrımı yapmaz. Fitne, fesat, nifak, tefrika- ayrılma- bölünme, bozukluk, bozgunculuk, ayrımcılık içinde olmaz. Benzer inanç, kültür ile birbirine bağlı olurlar. Vatan birliği ile vatanlarını düşmanlardan haysiyetli, şerefli olanlar korurlar.

İnsan, kendine dayatılan inançsızlık, münafıklık, müşriklik, kâfirlik, ateistlik, deistlikten uzak kalmalı. Beynini, kalbini, ruhunu bu pisli, kirli, bozuk düşüncesizlikle kirletmemeli. Akıl, beyni, kalbi dosdoğru kullanmalı.

Ebeveyn önce kendi düzgün olmalı. İmam, öğretmen, öğretici düzgün olmalı. Sonra çocukları, gençleri, başkalarını çağa uygun yetiştirmeli. Görev, ödev, sorumluluk, yükümlülüklerini harfiyen yapmalı, yerine getirmeli. Allah’a kulluk, yaratılanlara iyilik yapmalı. Güzel söz, yazı, anlatımlarla en güzel şekilde yetiştirme yapmalı. Yumuşak, hoşgörü dili kullanılmalı. Empati yapmalı. Sevgi, saygıyla davranmalı.

Sevgi, saygı, hoşgörü esastır. Eşler, kardeşler, arkadaşlar, insanlar arasında bu değerler yer bulmalı. Mahşere her yönü ile hazırlanmalı. İçimizdeki sapkınlığı ve sapıklığı yok etmeli. Hiçbir varlığa zarar vermemeli. Felsefi, beşeri sapkınlık içinde bulunmamalı.

Ülkemizde 1993 yılından beri vekâlet yolu ile kurban kesilmekte, dış ülke halklarına çok büyük yardımlar yapılmaktadır. İçe dönük çalışmalar pek yapılmamaktadır. Ülkemizde 17 milyon sosyal yardım alan vatandaşımız varken, 8 milyon sadece üniversite öğrencisi varken, 18 milyon ilkokul, ortaokul, lise öğrencisi varken; bunlar aç, açık, giysisiz, malzemesiz iken böyle bir büyük yardımı içten alıp, 160 ülke vatandaşına aktarmak; millet, devlet, vatanseverlik değildir. Her şeyi itidal, vasat, normal yapmalı. Bendeniz, 24 yıl Türk Kızılay’da başkan yardımcısı, yönetim kurulu üyeliği yapan, çok etkin olan kişiyim. İlçemizde İHH denen yardım kurumunu kuran kişiyim. Ama her şeyi hak ve hukuk çerçevesinde yapmaya çalıştım. Halkımız, yaptığı yardımların %95’ini dış ülkelere yapmaktadır. Neden, diye sorduğumda, ülkemizde gerçek anlamda fakir yok, demektedir.

Oysa biz hem ülkemizdeki göçmenlere, fakirlere bakıyoruz. Hem de diğer ülkelerdeki fakirlere bakıyoruz. Ama bu yük artık kaldırılamaz duruma geldi. Yurdumuzdaki vatandaşlarımız sızlanmaya başladı. Emperyalistler sömürüyor, yok ediyor! Biz ise kaldırıyoruz. Dünyada en çok yardım eden ülkeyiz. Ama toprak bakımından 37. Sıradayız. Nüfus olarak 19. Sıradayız. İstanbul İlimizde dünyanın en büyük 21. Ülkesidir. Avrupa’nın en beğenilen ilidir.

Kâfirler, savaşta hep sivil halkı ve sivil halkın mekânlarını bombalayıp, yok etmektedir! Sırpların, Bosna- Hersek’te yaptığı 250 bin kişinin katliamı da böyle oldu. 11 Temmuzu 1995 ‘te Sırplar, BM askerleri denetiminde ve kontrolündeki Srebrenitsa katliamını Hollanda askerleri korumasındayken yapıyor. Kâfir düşmanlarla savaşırken, özellikle sivilleri, sivil yerleşim yerlerini korumanın önlemleri şimdiden alınmalı. Onlar, cepheden çok halkı katliama tutmanın hedefini her İslam ülkesinde gösterdiler. Sekiz binden fazla insanı, BM askeri yanında burada katlettiler. Hava savunma sistemlerimiz çok güçlü olmalı. Her yönüyle hazırlı olmalı. Vatan, millet sevgisi taşıyanlar, milletimizi canı pahasına korumalı.

İnsanlar arasında ırksal, bölgesel ayrım yapmamalı. Hepimizi Allah cc. Yarattı. Irkçılık yapmak haramdır. Allah cc. Hucurat süresi 49/13. Ayette bizleri nasıl yarattığını anlatmaktadır. İnsana sahip çıkmalıyız. Doğru bilgilendirip, bilinçlendirmeliyiz. Allah cc., peygamber ve büyüklerimizin öğütlerini dinlemeliyiz.

Kul hakkına, tüyü bitmemiş yetim hakkına, geçmişlerimizin emeğine, günümüzdekilerin ve geleceklerin hakkına, malına, mülküne, servetine zarar vermemeli. Haram yollarla almamalı. Helal kuralına uymalı. Kul hakkı yiyen cennete gidemez. Yediği kişilerin haklarına sevaplarından; mümine, mümin olmayana, hayvana öder. Kendi de iflas edip, müflis eder! Cehennemi boylar. Ben, hiçbir hakkımı helal etmiyorum. Kimse, bir başkasının, dünün, bugünün, geleceğin hakkını yemesin, hukukunu çiğnemesin.

Müslüman, malı, canı, iffeti, nesli, aklı korumalı. Başkalarına zarar, ziyan vermemeli. Helal kazanmalı. Haram kazanma, kazanç. Değil; zarardır, ziyandır, kaybetmedir. Ticaret helal yoldan yapılmalı. Kapitalist, liberal yolla, soygun, çıkarcılık, hırsızlık, fahiş fiyata mal satma, faizcilik, tefecilik, stokçuluk, zaaf, kazıklama ile yapılmamalı. Bugün halkımız, üreticimiz soyuluyor. Halktan alınan mal, 10 katından fazlaya satılıyor. Buna şimdiye kadar iktidar olan hükumetler bir çözüm bulmadı. Hata tüm devletin maddi gücünü bu soyguncu, hortumculardan taraf kullandı. Bu durum hükumetleri erken postalattı! Hükümetler halktan destek görmedi. Adalet ve hakkaniyet yönetimde esas olmalı.

2021 yılı halkın, tüketicinin, üreticinin en çok soyulduğu yıl oldu. En çok kadınların soyunduğu yıl oldu. En çok doğal afetlerin olduğu yıl oldu. Her şey aşırılık içinde devam ediyor! Allah cc. Islah etsin, diyorum. Ülkemin bir yerinde seller, diğer yerinde kurak, bir yerinde doğal afet, pahalılık, derken; halkım ezilmektedir. Öyle ki, zalim hainler bile biz yaşadığınız yeri cennet yapacağız. Biz kurtaracağız, diyerek, milletimizi aldatmaya, kandırmaya çalışıyor. Terör uzantıları iktidar olmak istiyor.

Allah cc. Bakara süresi 168. Ayette insanları uyarıyor. Ama pek çoğu insan bunu anlamak istemiyor.

İman edenlerin iman sevgisi kuvvetlidir. İdeolojik sapkınlıkla sapkınca hareket etmemeli. Allah cc. Peygamberleri, insanları sevenler, halka haksızlık etmesin. Allah’ın istemediği şekilde davranmasın. Allah’a asi olmasın. Yarın için iyilik, ibadet etsin. Yarına hazırlansın. Hak hukuk çiğnemesin. Allah’ın dinini samimice hakkaniyetle yaşasın. Cenneti kazanmaya odaklansın. İnsanlara iyilikte bulunsun. Zalim, zulmeden, haksızlık eden, hakka hukuka giren olmasın. Dosdoğru, orta yol olan İslam dinini yaşasın. Aşırıya kaçmasın. Dosdoğru akıl, ilim, bilim, din, iman yolunda en güzel şekilde onurluca yaşasın. Allah’ın koyduğu sınırları aşmasın.

Müslüman, milli, manevi, dini, ilmi, aklı, zekâyı, en güzel şekilde ortak akılla kullanıp, her derde çare, her soruna çözüm bulmalı. Kendine, eşine, çocuklarına, aile halkına, akrabalarına, komşularına, milletine, insanlığa, hayvanlara, bitkilere, doğaya, dünyaya, evrendekilere zerre kadar zarar vermemeli. Çevreci anlayışla akıllıca davranmalı. Hak, hukuk, adalet, doğruluk kurallarına harfiyen uymalı. Aklını bozuk düşüncelerle bozmamalı. Haramlarla, mekruhlarla bozmamalı. Allah’ın ve peygamberinin, insanların sevdiği güzel, olgun, medeni insan olmalı. Zalim olmamalı. Asi olmamalı. Hakkı, hakikati inkâr eden olmamalı. Bugünden yarına hazırlanmalı. En kaliteli, verimli olgun insan olmalı. Üretken olmalı. İsraf etmemeli. İyiliği artırarak yaymalı. Kötülüğü azaltarak önlemeli. Allah’ın emirlerini tutmalı. Yasakladıklarından sakınıp, kaçınmalı. En ideal insan olma amaçlanıp, hedeflenmeli.