Önce kendimizi maddi, manevi, dini, ilmi, insani olarak geliştirip, olgunlaştırmalıyız. Niyetimiz çok iyi olmalı. Her işimize en iyi niyetle başlamalıyız. Duygularımız iyi niyetle oluşmalı. Güzel duygularımız, yararlı düşüncelere dönüşmeli. İlmi düşüncelerimizden; iyi davranışlar, güzel eylemler, yararlı hareketler, yüksek ahlakımız oluşmalı. İslam ahlakı, edebi, hayâsı, inancı, terbiyesi, ibadeti, insanları baştan aşağı, içten dışarı sarmalayıp, kucaklamalı. Her an ilmi bilgiler edinip, kendimizi iyileştirmeye çalışmalıyız.

Kendimizi, alemlerin Rabbi olan Yüce Allah’ın ve peygamberinin istediği şekile bezemeli. Sonrasında; annemize, babamıza, eşimize, çocuklarımıza, akrabalarımıza, komşularımıza, insanlara, varlıklara, Yüce Allah’ın ve peygamberinin sav. Bildirdiği şekilde davranmalı.

Önce konuşmasını, iyi, güzel, doğru, dürüst, üsluplu konuşmasını öğrenmeliyiz. Etkili, anlamlı, çok güzel, kibar, nezaketli, efendi, ilmi, insani konuşmasını öğrenmeliyiz. Bilmiyorsak; hitabet, diksiyon kurslarına mutlaka gitmeliyiz. İslam dini; ilim- bilim- doğru ve yararlı bilgi dinidir. Dinimizle birlikte, pozitif ilmi de öğrenmeliyiz. Eğitimini almalıyız. Olgun insan olmaya niyet edip, azimle gayretle sabırla sebatla devam etmeliyiz.

Günümüzde ülkemizdeki, insanlar ve dünya insanları medeniyetten payını almamışlar. Ülkemizde 2022 yılında 430 kadın yakın akrabaları tarafından katledildi! Amerika’da her yıl 50 bin insan katlediliyor! Son bir ayda, her gün Amerika’da katliam oldu. Her katliamda 10 kişiden fazla insan katledildi. Kavga, saldırılar, dünyadan hiç eksik olmuyor. Çatışma ve savaşlar her yıl 40’ın üzerinde ülkede, toplumda oluyor! Konuşmasını, anlaşmasını beceremiyorlar. Hak hukukuna razı olmuyorlar.

Konuşmada üslup, sade üslup, yüksek üslup, mesleki üslup olmalı. insanlar diksiyon, hitap etme, anlatma, anlaşma, uyumlu olma, iyi geçimli olmayı öğrenip, uygulamalı.

İnsanlar önce düzgün, iyi, güzel, anlamlı, anlaşılır, akıcı, pürüzsüz konuşmasını, yazmasını öğrenmeli.

Açık, net, güzel, gönül alıcı, sevdirici, özendirici, çekici konuşma yapmalı. Bu şekilde de yazıp, çizmeli,

Arı duru konuşmalı. Gereksiz, bozuk, kötü, yararsız, biçimsiz, çirkin sözcükler kullanmamalı. Konuşmayı dallandırıp, budaklanmamalı. Ağzı yumup, sözcükleri birbirine geçirerek, konuşmamalı. Mutlaka ama muhakkak, konuşma, diksiyon, yazma kurslarına gidip, eksersiz almalı.

İçtenlikle konuşmalı. İçten, samimi, doğru dürüst, efendice, inandırıcı, samimi konuşup, yazmalı.

İnce konuşmacı olmalı. kibar, nazik, zarafetli, centilmen, beyefendi, hanımefendi gibi gerçekçi konuşmalı. Yapmacık olmamalı.

İmge konuşmacı olmalı. konuşurken, görsellik, gerçekçi, dürüst, güzel anlatımlı, ilmi, dikkat çekici, günce konuşmalı. Güzel araç- gereç, görsel, meta kullanmalı. Konuşmaya daha önceden hazırlanmalı. Ekip halinde hazırlık yapma çok daha iyi olur.

Özgün konuşma yapmalı. Taklitlerden sakınmalı.

Başkalarını taklit etmemeli.

Kuvvetli, güçlü sesle konuşmaya başlamalı. Zayıf sesle başlanılan konuşma bir saat sürdürülemez. Konurken, yanımızda su olmalı. gerektiğinde mikrofon kullanmalı. Çok bağırmamalı. Vurguları yerinde doğru yapmalı. Vurgu olmadan konuşma olmaz.

Konuşurken, hızlı, aceleci, ağır konuşmamalı. Tümleçleri birbirine sokmamalı. Virgül ve noktalarda durmalı. Konuşmada çok yorum yapmamalı. Konuyu çok uzatmamalı. Sıkıcı olmamalı.

Konuşurken, beden dilini, mimikleri, beden hareketlerini doğru kullanmalı.

Konuşma kadar, beden duruşumuzun, hareketlerimizin de anlamları vardır. Her organımızı, vücut bölümlerimizi anlamlı, düzgün kullanmalıyız. Bu konuda öğrenim, eğitim görmeden, düzgün ve ilmi tavrımız olmaz. Eğitimsiz, öğrenimsiz, insanlıklı, insancıl, insaniyetli insan olmaz.

Karı- koca, karşı cins eşle iletişimi tüm varlığı ile olumlu, iyi güzel, doğru, dürüst, yararlı, uyumlu, geçimli olarak oluşturup, kurmalı. Anlayışlı, empatili olmalı. iyi bir dinleyici olmalı. Birbirini dinlemeli. Göz teması kurmalı. Yüksek sesle konuşmamalı. Ağırdan yavaş almalı. Birbirini suçlayıp, bağırmamalı. Şiddete götüren her yolu tıkamalı. Dokunmamalı. İleri gitmemeli. Mimikler, jestler, hareketler yavaş olmalı. Tartışmamalı. Münakaşa, kavga etmemeli. Birlikte gezmeli, dolaşmalı, aynı yatağa yatmalı. Sen- ben kavgası yapmamalı. Sen, ben yok; biz, hepimiz olmalı. Önyargılı asla olmamalı. Hep birisi haklı olmaz. Diğeri de haklı olabilir. En iyisi dinlemeli ve derinden düşünmeli. Geçmişi tekrarlayıp, sen, ben kavgasına tutuşmamalı. Böyle yapanlar, geri dönülmez, çok büyük zararlar vermekte, kendi zarara uğramaktadır. Hapishaneler suçlularla doludur. Aileler mahvolmaktadır. Bu aile bizimdir. Zarar veren akılsız başlardır. Aklı başa toplamalı. Akıllı hareket etmeli.

Aile kutsal bir kurumdur. Kutsal değerlerle yaşamını devam ettirir. Sapkınlıkla, sapkınlıkla, cinsel sapıklıkla, şiddetle, kavgayla, münakaşalarla devam ettirilemez. Karşı cinsten olan eşler; ilim- bilim- doğru bilgi, doğru, dürüst, efendice hareket etmeli. Bunu becermek için yeterli eğitim almalı. Eğitimsiz, öğrenimsiz, empatisiz – duygudaşlık bir aile kurumu, toplum huzurlu ve mutlu olamaz. Bu asla unutulmamalı.

Aile içindeki bireyler, birbirine baskı, şiddet, dayatma kurmamalı. Anlayışla güzel bir düzen oluşturmalı. Ailede yargı değerleri, iş, aş, anlayış olmalı. Saygı, sevgi, muhabbet kurulmalı. Ortak kararlar alınmalı. Sinirlenme, öfkelenme, asabiyet, kızma olmamalı. Sakin hareket etmeli. Eğitim ve öğretimi öne almalı. Eleştiri olmamalı. Olursa, hafif, yumuşak, eğitici olmalı. Peygamberimiz sav. Ve peygamberlerimizi as. Gibi olmalı. Peygamberleri örnek almalı. İşlerimizi büyük bir iştahla, sabırla, sebat ederek uygun şekilde yapmalı. Tartışma, güç savaşı yapmamalı. Ailede sen ve ben olmamalı. Biz, hepimiz anlayışı olmalı. Ailede sen, ben kazansın, asla olmamalı. Biz, hepimiz kazançlı olmalıyız.

Ailede ki, karşıt cins eşler birbirine çok saygılı, sevgi dolu olmalı. İlmin, İslam’ın, peygamberlerin anlayışı egemen olmalı. Sapıkları, sapkınları, şaşırmış, sapıtmışları kendimize örnek almamalıyız. Alırlarsa, ortada özgür eş, birey, aile kalmaz. Eşler birbirini hiçbir konuda ihmal etmemeli. Fikir- düşünce alma durumu her zaman olmalı. Danışmak, sormak esas olmalı. Birbirimizi eşler olarak beğenip, saymalıyız. Birbirimiz hor, hakir, aşağı asla görmemeli. Takdir etmeli. Teşekkür etmeli. Kibar, nezaketli, zarafetli, efendi davranmalı. Yanlış yapıldığında, özür dilenmeli. Ama bunu da alışkanlık haline asla getirmemeli. Eşimizi başkalarının yanında asla eleştirmemeli. Bu eşin çok onuruna dokunur. Bu durum olmaması gereken bir durum olur. Büyür, gider, derken huzursuzluk oluşturur. Genelleme yaparak konuşmamalı. Sen öylesin, böylesin, diyerek, söz katiyen söylememeli. Bu durum sevgi, saygıyı yitirtir. Herkes karşı cinsten olan eşe yeterince sevgi, saygı göstermeli. Saygın olmak için saygılı olmayı kesinlikle unutmamalı.

Müslüman kişi, eşine, anne ve babasına, çocuklarına karşı görevlerini bilip, yerine getirmeli. Aile kurumunu ayakta tutmalı. Bunu beceremeyen milyonlarca kişi var. Bunlar iyi yetişmemiş insanlardır. Bunlar eğitim almalı. Bakmakla yükümlü olduğu kişilere iyi bakmalı. Eşimize, çocuklarımıza, anne ve babamıza iyi bakmalıyız. Akrabalarla ilgilenmeliyiz. Çocuklarımıza iyi bir eğitimi anne ve baba vermeli. Anne ve baba vermezse, öğretmenler bu işi başaramaz. Kardeşlerimize karşı görevlerimizi de bilip, yerine getirmeliyiz. Komşuları ihmal etmemeliyiz. Komşuda bizden ilgi bekler. En yakınımızdır. Konuklarımızı en güzel şekilde ağırlayıp, uğurlamalıyız. Hiçbir insanı ihmal etmemeliyiz. Selam vermeyi, hal hatır sormayı asla ihmal etmemeliyiz. Selam vermek, farz bir ibadettir.

Ailece vatana, millete, devlete, bayrağa, ülkemizin bütünlüğüne karşı görevlerimizi öğrenip, eksiksiz yapmalıyız. Hain olmamalıyız. Yaşadığımız ülkeye düşmanlık etmemeliyiz. Topluma karşı görevlerimizi öğrenip, icra etmeliyiz. Olgun, etkin, yetkin insan olmalıyız. Bunun içinde mutlaka çok iyi bir eğitim- öğretim almalıyız. Elimizden, dilimizden hiç kimse, hiçbir varlık zarar görmemeli. Varlıkların hayat- yaşama hakkına saygılı olmalıyız.

Âlemlerin Rabbi Yüce Allah’a kulluk görevlerimizi yaptıktan sonra, iyiliği emredip, kötülükleri önleme görevimizi yapmalıyız. Zaten Müslümanların asıl, esasta görevi iki tanedir. Bunlar;

1-      Allah’a karşı görevlerimiz,

2-      Allah’ın yarattığı kullarına, varlıklara karşı görevlerimizdir. Bu iki asıl görevi eksiksiz yapmakla yükümlüyüz.

Müslüman birey, herkese karşı çok merhametli olmalı. Merhametli olmayana, Allah’ta merhamet etmez. Zalime Allah cc. Merhamet etmez. Bunları iyi bilip, unutmamalı.

Müslüman merhametli, şefkatli, müşfik, saygılı, sevgi dolu, anlayışlı olmalı. iş hayatında da doğruluktan, dürüstlükten, adaletten kesinlikle ayrılmamalı. Cömert olmalı. Cimri, pinti katiyen olmamalı. Elini de açıp, savurmamalı. Dosdoğru olan orta yolu izlemeli.

Müslüman alçak gönüllü, ağırbaşlı, efendidir, centilmendir. Çok çalışkandır. Stratejik planlı, programlı kaliteli verimli çalışır, çalışmalıdır. Tembel, miskin, uyuşuk, pısırık kesinlikle olmamalıdır. Zararlı madde kullanmamalı. Kumar oynamamalı. Aile halkının ihtiyaçlarını karşılamalı. Huzursuzluk, yokluk, yoksulluk çıkarmamalı. Söz taşımamalı. Başkalarının aleyhine konuşmamalı. Dilimizi, kendimizi kötülüklere, çirkinliklere, haramlara, günahlara alıştırmamalı.

Müslüman, kimseyi aldatmadığı gibi de aldanmaz. İşlerini sorarak, danışarak, fikir alışverişi yaparak yapar. Emanete hainlik yapmaz. Hiç kimseye zarar vermez. Örnek numune şahane harika harikulade olgun mükemmel insan olur.

Müslüman eş olmalı. Müslüman olgun insan olmalı. Eğer olmamış isen bizden iyi, uyumlu, geçimli insan olmaz.

Müslüman, fitne, fesat, nifak, bozukluk, bozgunculuk, ayrımcılık içinde olmaz, olmamalı. Olursa, sıradan bayağı insan olur. Müslüman sıfatı, özelliği, niteliği taşımaz.

Müslüman, en yüksek İslam ahlaklı, edepli, hayâ- ar- utanma sahibi olmalıdır. Eşine sadakatli, bağlı olmalı. Eşini aldatmamalı. Haramla ilgilenmemeli.

Müslüman sabırlı, işine, görevine sebat eden olmalı. eşi ile olsun, insanlarla olsun, dargın, küs olmamalı.

Müslüman nefsine, haram, günah isteklerine engel olmalı. Nefsine, şeytana, içinden gelen kötülük yapma isteğine karşı dirençli olmalı.

İslam güzel, yüksek ahlaktır. Ahlakın kaynağı; Kur’ân ve peygamberimizdir. Kur’an ve peygambersiz sav. Yüksek, güzel ahlak olmaz. Ahlakın uygulaması olmalı. Sadece ahlakı bilmek yetmez, pratiğe koymak gerekir.

Peygamberimiz sav. Buyuruyor:

1-      Ölüm gelmeden önce hayatın kıymetini biliniz.

2-      Hasta olmadan önce sağlığın değerini biliniz.

3-      Meşguliyetten önce boş vaktin kıymetini biliniz.

4-      İhtiyarlanmadan önce gençliğin değerini biliniz.

5-      Yoksulluğa düşmeden önce varsıllığın kıymetini biliniz.

İslam dininde bozukluk, bozgunculuk, yıkıcılık, sapkınlık, sapıklık, aşırılık, gerilik yoktur. Dosdoğru orta gerçekçi yoldur. Her işin, görevin edebini, adabını, usulünü, yolunu, yöntemini, özenli yapılmasını bilip, uygulamalı. Ekstra insan olma becerilmeli. Eğer ekstra insan olamamış isek, eğitimin- öğretimin yaşı yoktur. Eğitim ve öğretim almaya hemen başlamalıyız. Başkasını kıskanma yerine, çekememezlik yapma yerine; imrenip, bizde öyle olmalıyız.

Bilgili, bilinçli, sabırlı, kendini denetleyen, kontrol eden olmalıyız. Karı- koca, karşıt cins eşler birbirini bir elmanın iki eşit yarısı görmeli. Birbiri üzerinde ikisinin de hakları olduğunu unutmamalı. Eşler arasında karşılıklı sevgi, saygı, bağlılık, sadakat olmalı. Evin geçiminden öncelikli koca sorumlu olmasına rağmen gerektiğinde kadın eş de yardım etmelidir. Zor durumda güçlük birlikte omuzlanmalı. Kadın eş dini yaşamda özgür, serbest olmalı. İnsanların İslam dini yaşamasına hiçbir kimse, varlık, kurum, kuruluş engel olup, zalim olmamalı. Erkek ve kadın, eşler birbirine karşı kibar, nazik, nezaketli, efendi, zarafetli olmalı. Öküzlük yapan olmamalı. Yumuşak ve anlayışlı davranış esas olmalı. İffetli olma asıl olmalı.

Müslüman ahlakında, edebinde, adabında, güzelliğinde, iyiliğinde, dürüstlüğünde, çalışkanlığında, hayırlı olmada başarılı olursak, ailede ve toplumda hiçbir sorun olmaz, çıkmaz. Çocukların terbiyesinde, ahlaklı olmasında anne ve baba ortak, birlikte hareket etmeli.

Evde ekonomik, israfsız, gösterişsiz davranma esas olmalı. Başkalarına bakıp, alışveriş yapmaya kalkmamalı. İnsanlar, aileler kazandıkları kadar harcamak durumundadır. Kara günler, zor günler içinde tutumlu olup, biriktirmek durumundadır. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmalıyız. İstediğimiz alamıyoruz, diye aile içinde tartışma olmamalı. Almak için stratejik planla programla kaliteli verimli çalışmalar yürütmeliyiz. Haram kazanç düşünmemeliyiz. Haram, günah, suç kazanç; kazanma değil, fecaat, felaket getirmedir. Bu yüzden yüzbinlerce insan cezaevindedir! Akıllı, zeki, dürüst, bilimsel, dinsel hareket edersek, dünyamız da yalancı cennet olur. Ahirette de cenneti yaşarız, inşallah.