Öncelikle bireyi; bilgi, ilim, bilim, sanat, teknik, güzel ahlak, edep, hayâ, teknik, teknoloji, değer yargısı, milli, manevi, dini, insani değerlerle geliştirip, olgunlaştırmalı. Birey geliştirilip, olgunlaşmadan, hiçbir başarı sağlanamaz. Sağlıklı aile, toplum oluşturulamaz. Kalkınma, gelişme, ilerleme, yükselme, refah, huzur, mutluluk, rahatlık, ferahlık, felah; bireyin İslam’ı ve insani değerlere yükselmesiyle olur. Bilim ve İslam dini yaşam tarzı edilmedikçe; insanlık, insancılık, insaniyet yaşanılmaz. Ailenin temeli; bireylerdir. Birey iyi, güzel, doğru, dürüst, ahlaklı, erdemli, faziletli değerlere sahip olursa, sağlıklı bir aile meydana gelir. Sağlıklı ailede bireyler huzur, mutluluk, rahatlık, kolaylık, başarı içinde, ruh ve beden sağlığı ile yaşar. Toplumun temelinin sağlam ve sağlıklı olması için, İslam tipi aile yapısı oluşturulmalıdır. Bilim ve İslam dini değerleri ile sağlıklı aile yapısı oluşturulmalı. Bunları yapabilmek, becerebilmek için, sadece bilim ve hak din İslam dini ilmini bilmek yeterli olmaz. Bildiğimiz bilgileri yaşantımıza uygulamamız, gerçekleştirmemiz gerekir. Sağlıklı bir aile yapısından, sağlam ve sağlıklı bir toplum oluşur. Toplum dosdoğru bilgilerle, hak din İslam ile; ilmi, irfanı, hikmetli bilgilerle, sanat, meslek, dürüst ve helal çalışmalarla oluşur. Stratejik plan, proje, kalite, verimli çalışmalarla, toplum geliştirilmeli. İslam dininin ve bilimin tüm değer ve verileri, toplum gelişimi için stratejik toplam kalite ve verimli çalışmalarla uygulanmalı. Toplum ve devlet bir bütün halinde gelişme programı uygulamalı. Biri yaparken, diğeri bozmamalı. Biri olumlu çalışmalar gerçekleştirirken, diğerleri bozgunculuk yapmamalı. Birey, aile, toplum, devlet, kurum, kuruluş, özel ve tüzel kişiler; amaç, gaye, hedef birliği içinde çalışmalı. Birey, aile, toplumu iyileştirirken, devlet yönetimini de; sağlıklı, sağlam, dosdoğru, dürüst, güvenilir, ehil dediğimiz; uzman ve yeterli, yetkin kişilere emanet etmeli. Emanete hainlik edenlerin, hukuk karşısında cezası; caydırıcı olmalı. Hainlik, kalleşlik, kahpelik, adilik, yolsuzluk, hırsızlık, bozgunculuk yapanlara asla hoşgörü gösterilmemeli. Desteklenmemeli. Gönül vermemeli. Toplum düzelirse, devlet yönetimi iyileşir. Devlet yönetimi iyileşirse, toplum güzelleşir. Bir toplum ve devlet; bilimin ve İslam dininin değerlerini, ne ölçüde kullanırsa, işletirse, uygularsa; o ölçütlerde kalkınma, gelişme, ilerleme, yükselme, huzurlu ve mutlu olma standartlarına ulaşır. Ama kalkınmada; meşruluk, helallik, değer yargısına uyma esas olmalı. Başkalarının emeği, sömürülmesi, emperyalist emelleri uygulaması ile kalkınma sağlamaya çalışmamalı. Batının batıl kalkınma projelerini uygulamamalı. İdeolojik sapkınlıkları uygulamamalı. Ülkemizde bazı yıllarda, dönemlerde azıcık, birazcık iyileşme görüldüğünde, kalkınma, gelişme, yükselme, refaha ulaşma sağlanmıştır. Kalkınma daha çok 1950- 1960 yılları arasında gerçekleşti. Ülkemiz makineyi, makineleşmeyi, otomobili, arabayı, yolları, köprüleri, fabrikaları, toprağın makine ile işlenmesini, halkın az da olsa refaha ulaşmasını, bu 10 yıl içinde gördü. Ama emperyalist uşakları, 27 Mayıs 1960 askeri cunta darbesiyle kalkınmayı engellendi. Hükumeti darbe ile düşürdüler. Başbakanı ve Bakanları, hükumet üyelerini astılar. Ama emperyalist sömürgeci kuklalara; bunu kalkınmayı yapanları idam ettirdiler! Cezaevlerine doldurdular. Siyasi yasaklar getirdiler. Darbelerle sürekli gelişmeler önlendi, engellendi. Darbe ile başarılı DP Hükumetinden 15 kişi idam edildi. 3 kişi işkenceyle öldürüldü. 449 kişiye ağır cezalar verildi. Bu bir Amerika projesi olarak uygulandı. Kalkınma kesintiye uğratılmış olsa, da, 1965 ile 1971 yılları arasında, AP tarafından tekrar sürdürüldü. Ama yine emperyalist şer güçler, ülkemizdeki, kuklaları, uşakları, mankutlarıyla, kalkınmayı durdurmak için; 12 Mart 1971 asker darbesini, muhtırasını yaptırdı. 350 bin kişi tutuklandı. İşkenceden geçirildi. Türkiye’mizin kalkınıp, gelişmesi pek çok olumsuzluklar çıkarılarak engellenmeye çalışıldı. 1968- 1980 yılları arasında sürekli artan komünist terör ile engellenirken, devletin – kamunun işletme, kurum, kuruluşları da çalınarak soyuldu. Hiçbir kamu kuruluşu kâr etmiyordu. Hepsi zarar ediyordu. Çalınıyordu. 1968- 12 Eylül 1980 tarihleri arasında genellikle SSCB komünist Rusya kullanmalı komünistler, milliyetçi Ülkücüleri katlediyordu. 10 bin kişi bu 12 yıl içinde katledildi. Ülkede siyasi istikrar, barış yoktu. Anarşi, şiddet, terör vardı. Siyasilerin birbirleriyle çekişmesi hiç eksik olmuyordu. 12 Eylül 1980 askeri cunta darbesi yapıldı. Terör o gün durdu. Darbe hükumeti olduğu sürece olmadı. Ama Anavatan partisi iktidara başladığında yine terör başladı. Komünist bölücü terör başladı. 1983- 1989 yılları arasında ANAP hükumetinde, Turgut Özal dönemi sadece 6 yıl başarılı geçti. Ülkemiz dünyaya açıldı. Ekonomik ve siyasi gelişmeler oldu. Bu kalkınma bölücü terörün olmasıyla engellenmeye başlandı. Dağlarımızda 15 bin bölücü komünist terörist vardı. Askerlerimiz, polislerimiz, sivil vatandaşlarımız çok sayıda gazi, şehit oluyordu. 1984- 1999 yılları arasında sadece PKK terör örgütü 95 bin terör olayı gerçekleştirdi. 2003 yılına kadar devletin tüm kurum, kuruluş, işletmeleri tümüyle zarar ederdi. Çalarlardı. Tüm diyorum. Bir tane istinasız hepsi zarar ederdi. Hükumetler bunu önleyemediği için özelleştirme adı altında, kamu mallarını özelleştirdi. Bir tek Türk Lirasına olsun, az paraya olsun, yüzlerce kamu işletmesini özelleştirdi. O da faiz ödemelerine gitti. Bu durum diğer dünya ülkelerinin çoğu içinde böyle oldu. 2008 yılı Küresel ekonomik kriz, 2020- 2022 Kovid 19 pandemi salgın hastalık ekonomik krizi, savaşlar da, milletimiz, devletler soyuldu. Helal, haram hassasiyeti, günah, sevap anlayışı, Allah’tan korkma, İslam ahlakı yoksa toplumu ve devleti kontrol etmek mümkün değildir, olmadı, olmaz, olmuyor! 2003 yılından 2023 yılına kadar geçen süreçte devletimiz tam 3,5 trilyon dolar yatırım yaptı. Bazı alanlarda gelişme 3-5-10 kat artı. Hiç olmayan işler, yatırımlar oldu. Oysa 1923- 2002 yılına kadar geçen süreçte, 79 yılda toplam devlet yatırımı 735 milyar dolar olmuştu. Fabrika sayımız 13 binden 76 bine yükseldi. Kalkınma, gelişme, inovasyon, algoritma alanlarında çok büyük keşifler, icatlar oldu. Sağlık, eğitim- öğretim, savunma, ulaşım, ekonomik büyüme alanlarında ilerleme çok büyük oldu. Bendeniz, şimdi tarihe not düşürmek, günümüzü ileriki, zamana taşımak için; kalkınma, gelişme, ilerleme konusunda çok kısa bilgiler vereceğim. Bu bilgiler resmidir, dosdoğrudur, gerçektir. Dikkatle okuyup, sağduyu ile değerlendirelim. 1- 2002 yılında ihracatımız 36 milyar dolardı. 2022 yılında 250 milyar dolar oldu. Daha çok sanayi ürünleri dışarıya sattık. 2- Türkiye uzay ajansı kuruldu. Uzay çalışmaları devam etmektedir. Kendi uydumuzu yaptık. Uzaya 2023 yılında insan göndereceğiz, inşallah. 3- 2023 yılında TOGG adı verilen elektrikli yerli, milli aracımızı seri üretime başladık. Aynı zamanda ülkemiz en çok otomobil, taşıt ihraç etme bakımından, dünyada ilk sıradadır. 4- Savunma sanayisinde 2002 yılında 5,5 milyar dolar yatırım yapılırken, 2022 yılında 75 milyar dolar yatırım yapılmaktadır. Ülkemizde devlet ve özel şirket olarak, savunma sanayisi alanında 2705 firma yatırım yapmaktadır. 5- Teknofest denilen teknoloji gösterimi 7. Kez yapıldı. Bir milyon araştırma- geliştirme, inovasyon, algoritma, icat, keşif yapan genç yarışmalara katıldı. Kutluyorum, tebrik ediyorum. 6- Ülkemizde organize sanayi bölgesi olarak 2002- 2022 yılları arasında 142 OSB açıldı. 25 endüstri bölgesi kuruldu. 87 teknopark kuruldu. 13 bin olan fabrika sayısı 76 bini geçti. 7- Ulaştırma ve altyapıda çok büyük gelişmeler oldu. 2002 yılında 6,101 km. bölünmüş yol varken, 2022 yılında 28,700 km. bölünmüş yol oldu. 8- Otoyolda ayni tarihlerde gelişme 1,714 km’den 3,532 km. ‘ye yükseldi. Ulaşımda tünel, viyadük ilk defa devasa boyutlara ulaştı. Dağ, yokuş olayı bitiriliyor. 9- Karayolu tüneli 83 taneden 468 taneye yükseldi. Yanı 50 km’den 661 km’ye çıktı. 16 km. uzunluğunda olan pek çok tünelimiz var. 10- Köprü ve viyadük uzunluğu 2002 yılında 311 km. iken, 2022 yılında 729 km. oldu. 11- Enerji kurulu gücümüz aynı tarihlerde 31,846 megavat ‘tan 102 megavata yükseldi. Bir – iki yılda çok daha artış olacak. Barajlarımız ve Nükleer santralımız devreye giriyor. 12- Karadeniz açıklarında, 170 km. açıkta 710 milyar m3 doğalgaz keşfi yapıldı. Ülkemizin doğalgaz hattına verildi. Daha aramalar yerli gemilerimizle devam etmektedir. 13- 25 bin tane stadyum, hastane, okul, öğrenci yurdu, sosyal tesis son 20 yıl içinde hizmete girdi. 14- Tarım ve ormanda büyük gelişmeler oldu. Son 40 yılda nüfusumuz 40 milyon arttı. 50 milyon turist gelmektedir. 5 milyondan fazla sığınmacımız var. İhracatımız artmaktadır. 1800 kalemden fazla çeşit tarım ürünü ihraç etmekteyiz. Avrupa’da birinci, dünyada 7. Tarım ürünü üretici ülkeyiz. Oysa vatan toprağımız bakımından 37. Sırada, nüfusa olarak 21. Sıradayız. Bir de 780 milyon km2 olan vatan toprağımızın ancak üçte biri tarıma uygun arazidir. Çalışkan bir milletimiz var, elhamdülillah. Tarımsal gayrisafi hasılamız aynı tarihlerde 37 milyar TL. Den 407 milyar TL. Ye yükseldi. 15- Aynı tarihlerde baraj sayımız 276 taneden, 930 taneye çıktı. 16- İçme suyu tesisi 84 taneden 370’e yükseldi. 17- Taşkın koruma tesisimiz 5 binden, 10,267 taneye yükseldi. 18- Sulamaya açılan arazi 4,8 milyon hektardan, 6,9 milyon hektara yükseldi. 19- Sosyal hizmetlerde aynı yıllar arasında gelişme 276 taneden 539’a çıkarıldı. 20- Hâkim- yargıç ve savcı sayısı son 20 yılda 9 binden 23 bine çıkarıldı. 21- Hastane yatak sayısı 164 binden 258 bine çıkarıldı. 22- Aynı yıllar arasında, son 20 yılda hiç olmayan çok modern şehir hastanelerinin sayısı sıfırdan 21’e çıkarıldı. 23- Şehir hastanelerinin, 21 modern hastanenin yatak sayısı 25,298 oldu. 24- Sağlık personeli sayımız aynı yıllar arasında 256 binden 1,3 milyon oldu. Hızla da artmaktadır. Zira yeni büyük hastaneler hizmete girmektedir. 25- Gençlik merkezlerinin sayısı 9 taneden 412 taneye çıkarıldı. 26- Yükseköğretim öğrenci devlet yurdu sayısı aynı yıllarda 182 binden 746 bine yükseldi. Modern binalar yapıldı. 27- Okullaşma oranı ve bina sayısı arttı. 343 bin olan derslik sayısı son 20 yılda 612 bine yükseltildi. 28- 2002- 2022 yılları arasında öğretmen sayısı 73o bin eklenerek, 1,2 milyon kişiyi aştı. 29- Üniversite sayısı 76 taneden 208 taneye yükseldi. 81 ilimizde artık üniversite bulunmaktadır. 30- Üniversitelerde 70 bin akademik personel varken, 2022 de 185 bine yükseldi. 31- Aynı yıllarda üniversite öğrenci sayısı 1,5 milyondan 8,3 milyona yükseltildi. 32- Kara, hava, deniz insansız savunma araçları yapıyoruz. Pars adlı kara aracı her tülü koşulda karada hareket eden zırhlı yerli askeri araçtır ve milli yerlidir. 33- Varan adlı, çok amaçlı, 9 kişilik taşıma kapasiteli, yüksek korumalı zırhlı araçtır. 34- Boran Obüs bir zırhlı tank tipi araçtır. 35- T- 155 modern K/M Obüs fırtına tank tipi 40 km. atan bir zırhlı yerli milli araçtır. 36- Ülkemizin en büyük uçak, helikopter, İHA gemisi TGG Anadolu adlı gemi yeni inşa edilip, denizlere çıktı. 37- Yeni tip Denizaltı gemileri yapıyoruz. Bunlardan birisi de Piri Reis adlı denizaltı gemidir. 38- Amfibi gemilerimizden Bayraktar, hizmete girdi. Yerlidir, millidir. 39- Yine MİLGEM adlı yerli milli gemimiz vardır. Bu alanda 4 gemi hizmete sokuldu. 40- Silahlı insansız deniz araçları SIDA adlı deniz aracımız var. Çok hızlıdır, küçük boyutludur, mermi ve roket atardır. Yalova- Altınova’da üretilmektedir. 41- Bora füzeleri yerli milli üretildi. 280 km. uzağa füze atmaktadır. 42- PMT 12,7 Makineli tüfek yerli milli olarak üretildi. 43- Kara ok adlı kısa menzilli tank savar silahı kızılötesi gece- gündüz görüşü olan yerli milli tanksavar üretildi. 44- Çakır adlı kara, hava, denizden atılan füze üretildi. 45- Ülkemizde 2021 yılına kadar, son 20 yıl içinde, özellikle son 5- 6 yıl içinde 2705 savunma şirketi ile 75 milyar dolarlık yatırım ile 750 taneden fazla silah üretildi. İhracat sürmektedir. 46- 76/ 62 MM Deniz topu üretildi. Bu bir füzedir. 47- Altay tankımız üretildi. Üretilen savunma silahları helikopterde dünyada üçüncü, insanlı ve insansız uçaklarımız dünyada 5. Sırada yer almaktadır. Bunların bir kısmı yeni üretildi. Önümüzdeki 5 yıl içinde seri üretime geçecek. Uçakta bu böyledir. 48- Uydu İMECE adlı yerli uydumuz uzayda görev yapmaktadır. 49- 2021 yılında 3,2 milyar dolarlık askeri malzeme sattık. 50- Yerli ve milli baz istasyonu Ulak kurduk. 51- Mikro uydu fırlatma sistemi MUFS icat ettik. Zaten bu yapılanların hepsi yerli milli icatlardır. 52- Milli yerli savaş uçağımız KAAN üretildi. Seri üretime geçilecek. 53- Bayraktar Kızılelma insansız savaş uçağı yapıldı. Uçuruldu. Seri üretime geçilecek. 54- HÜRJET JET EĞİTİM VE HAFİF TAARUZ UÇAĞIMIZ YAPILDI. 55- Akıncı İHA, yanı insansız hava aracı üretildi. Seri üretiliyor. 56- Bayraktar TB2 adlı İHA dünyanın bir numaralı, savaşta başarısı kanıtlanmış İHA uçaktır. Şimdi TB3 de yapıldı. Dünyaya 400 tane sattık. 28 ülke henüz bu uçakları aldı. 57- Gök Bey adlı t625 adlı helikopterimiz dünyada bir tanedir. Üstün performansı vardır. 58- Gökbey adlı helikopterin TS1400 adlı motoru da yerlidir. Savunma araçlarımızı yaptıkça, daha önce anlaşma yaptığımız ülkeler, motorlarını vermemeye, ambargo koymaya başladı. 59- T129 ATAK FAZ -2 ADLI HELİKOPTERİMİZ, DÜNYANIN EN İYİSİDİR. 60- Anka – Siha adlı uçağımız, bir Siha uçaktır. Siha demek, silahlı insansız hava aracı uçaktır. 61- AKSUNGUR ADLI SİHA YİNE BİRÇOK HAVA ARACIMIZDAN BİR TANEDİR. 62- KORKUT ADLI BİR SAVUNMA SİLAHİDİR. 63- SİPER ADLI HAVA SAVUNMA SİLAHİDİR. 64- HİSAR ADLI HAVA SAVUNMA SİSTEMİ SİLAHTIR. 65- KORAL ADLI DÜŞMANIN SİSTEMLERİNİ KÖR EDECEK BİR SİSTEMDİR. .. Tarihe not düşelim, diye bu yazımı en dosdoğru ve gerçekçi biçimde yazdım. 100-200-1000 yıl sonraki, kuşaklarımız, bugünün hakkında gerçekçi bilgi sahibi olacaklar. Bu milli, yerli savunma sistemlerini yapanlara minnettarım. Çok teşekkür ediyorum. Allah cc. Razı olsun, diyorum. Allah cc. Razı olsun, diye sürekli dua ediyorum. Vatanımız, milletimiz, devletimiz, bayrağımız, bağımsızlığımız, vatan bütünlüğümüz, dinimiz- imanımız, insanlarımız, dünya insanlığı ve varlıklar için iyilik eden, hizmet eden, savunan, koruyan herkesten; âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’ımız razı olsun.