Âl-i İmran suresi 19. Ayet: “ Allah katında hak din sadece İslâm’dır.”

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: “ Ben, size iki şey bıraktım ki, onlara sımsıkı sarılıp, tutunduğunuz sürece, katiyen sapıtmasınız. Birisi, Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim, diğeri ise benim sünnetimdir.”

En’am suresi 151. Ayet: “ Kötülüklerin zahir ve bâtın olanlarından uzak durunuz.”

En’am suresi 120. Ayet meali: “ Günahın açığını da, gizlisini de bırakın. Çünkü günah kazananlar, yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.”

Nur suresi 19. Ayet meali: “ Müminler arasında hayâsızlığın, kötü sözlerin yayılmasını isteyenlere, dünyada ve ahirette de can yakıcı bir azap vardır.”

Nisa suresi 80. Ayet: “ Peygambere itaat eden, muhakkak Allah’a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse; biz, seni onların üzerine bekçi göndermedik.”

Peygamberimiz sav. Şu 7 helak edici- yok edici davranışlardan sakının, buyurdu. Bunlar şunlardır:

1-      “Allah’a şirk- ortak koşmak,

2-      Sihir, büyü yapmak,

3-      Allah’ın öldürmesini haram kıldığı canı haksız yere öldürmek,

4-      Faiz yemek,

5-      Meşru savaşta cepheden kaçmak,

6-      Yetim malı yemek,

7-      Namuslu Müslüman kadınlara iftira atmak, zina isnat etmek!”

En’am suresi 155. Ayetin meali: “ İndirdiğimiz bu Kur’an, feyiz kaynağı mübarek bir kitaptır. Ona uyun. Emirlerine bağlanın. Allah’tan korkun. Ta ki, merhamet olunasınız.”

Yunus Emre ra. Diyor ki:

“ Bir avuç toprak,

Birazda suyum ben,

Neyimle övüneyim?

İşte buyum ben.”

Peygamberimiz sav. Buyuruyor: 

“Büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.”

“Küçüklerimize merhamet etmeyen bizden değildir.”

“ …Kadınlarımıza karşı sorumluluklarınız konusunda Allah’a hesap vereceğinizi unutmayınız…”

“ Müslümanın Müslümana ırzı, onuru, malı ve canı haramdır.”

“Mümin onurlu ve kerem sahibidir.”

Alvarlı M. Lütfi diyor ki: “ Sakin incitme bir canı, yıkarsın arş-ı rahmanı.”

Allah cc. İsra suresi 70. Ayette buyuruyor: “ Ant olsun, biz insanoğlunu onurlu kıldık…”

Allah cc. Enbiya suresi 107. Ayette buyuruyor: “ Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.”

Taha suresi 8. Ayetin meali: “ Allah, kendisinden başka hiçbir ilah- tanrı bulunmayandır. En güzel isimler- adlar Allah’ındır.”

Müslüman birey uyanık, dikkatli, bilgili, bilinçli, dikkatli, tedbirli, önlemli, yetenekli, becerikli, sosyal etkinlikle, etkin, yetkin, alametifarika olmalıdır.

Müslüman, mutlak dosdoğru ile mutlak gerçekle; söylentiyi, yalanı, yanlışı, hurafeyi birbirinden ayırabilecek kişiliğe, bilince sahip olmalıdır. Allah cc. İradesini, söylediklerini bırakıp; gidip de, sapkın sapıkları kendine önder, lider, kılavuz yapmamalı. Bugün dünyanın %90’lara varan oranda böyle sapıklık içinde olanlar bulunmaktadır. Sadece Müslüman olmayanlar böyle sapkınlıkta değildir. Kendine Müslüman diyenlerde, kendilerine başka tapılacak tanrılar, sapkın kılavuzlar, sapık liderler, önderler bulmuşlardır.

Yüce Allah cc. Düşüncesini, Allah’ın ad ve sıfatları ile çok iyi tanımalı. Allah’ın hak dini olan İslam dinini de çok iyi öğrenmeli. Yanlış öğrenme, sapkınlığı öğrenme olur. Bugün İslam dinini yanlış öğrenenler, dinsiz anarşistler, şiddetçiler, teröristler kadar zararlıdır, çok tehlikelidir. Yanlış öğrenenlerde insaf, vicdan, merhamet, acıma, adalet, iyilik, doğruluk, dürüstlük, hak, hukuk, sorumluluk yoktur. Serseri manyak mayın gibi etrafta dolaşmaktadırlar! Bu serseri sapkın zalim sapıklar her farklı boyaya girerler. Aldatmak, tuzağa düşürmek için her yolu denerler. Bunlara aldanıp, kanmamak gerekir.

Allah’ı, peygamberini sav. Hak dini İslam dinini, ilmi- bilimi çok doğru öğrenmeli. Sağduyu, akıl, mantık, makul olma sahibi olmalı. Evren içinde onurlu, şerefli, iyi, güzel, yararlı insan olmalı. Çok böbürlenmeden, alçak gönüllülükle, bireysel ve örgütsel etkinlikler yapmalı. Etkin, aktif olmalı. Pısırık, uyuşuk, içe kapanık, etkisiz, yetkisiz asla olmamalı.

İnsanın dünya ve ahiret huzuru, mutluluğu öğrendiği bilgiye, birikime, doğru anlayışına, yaşam güzelliğine bağlıdır. Allah cc. İçin sevmeli. Allah cc. İçin kötülüğü, haramı sevmemeli.

Müslüman uyanık, dikkatli, önlemli, tedbirli, bilen, gören, işiten, dünyadan ve dinden haberi olan olmalı. Ülkemizi ve diğer ülkeleri, insanları iyisiyle, kötüsüyle tanımalı. Bugün kötü, düzenbaz, hileci, sahtekâr kişilerin dolandırıcılığı ile hayatları kararan milyonlarca kişi var. Kendi hayatlarını dolandırıcılara inanarak karartanlar, bilinçsiz olanlardır. Ya da açgözlü, haram kazanç peşine koşanlardır. Bunları bilişim teknolojiyle, iletişim araçlarıyla, kumarla aldatarak, paralarını iç etmekte, almaktadırlar. Bunlar çete, mafya, terör uzantılarıdır. Teröristlerdir. Devletin kontrolü bunlara yeterli gelmemektedir. Alkol, içki, bağımlılık yapan uyuşturucu madde, kumar, şans oyunları, yüksek kazanç vaat aldatmalarıyla aç gözler aldatılmaktadır. İnsanları kandırmak, aldatmak için çok farklı yol ve yöntemler uygulanmaktadır.

Haram hassasiyeti olanları, faiz hassasiyeti olanları kandırmak için şöyle deniyor:         “Paranıza yıllık %500 kâr payı veriliyor.” Bu vaatlerini birkaç kişiye vererek, reklam ve tanıtımlarını yapıyorlar. Sonra alınan paralara kâr ödemesi yapmıyorlar. İşin resmiyeti, devlet güvencesi olmadığı içinde, parayı verenler, kaptırmış oluyor! Piyasa şartlarına göre %50 faiz verilirken, bir başkası %500 kâr payı verilmez. Akıllı, sağduyulu, mantıklı, makul olmalı. Ülke koşullarını ve hukuku bilip, uygulamalı.”  

Bir başka olay daha anlatalım. Bu olayda 2-3 ay önce oldu. Mahkemeleri devam ediyor: bu olayda şöyle oldu: “ Bir özel bankanın şube müdiresi bayan, zenginlerden, daha çok futbolculardan fona para yatırmalarını istiyor. En çok para alan futbolcularda 43 milyon Dolar parayı banka müdüresine götürüp, veriyor. Ama bankadan resmi işlem yaptırmıyor. Sadece bir pusula kâğıdına imzasız, adsız yazıp, veriyor. Para verenler böylece dolandırılıyor. 43 milyon dolar; 500 konut- daire yapar.”

Bankerlere, kumar sitelerine, kumar makinelerine, sahtekârlara milyonlarca insan böylece parasını kaptırıyor. Akıl, sağduyu, bilgi, bilinç, makul olma, dünyadan haberi olma olsa, böyle durumlara insan düşmez, düşmemeli.

Ülkemizde o kadar suç işleyen var ki; güvenlik güçleri tüm yurdumuzda bir huzur operasyonu yapılıyor. Beş bin kişiden fazla kişi yakalanıyor.

Olan, biten, olan olaylardan; ders çıkarmalı. İbret almalı. Aynı yanlışlara düşmemeli. Artık bilgi çağına yaşıyoruz. Televizyonlarda olayları canlı izliyoruz. Radyo var. Dergi var. Gazeteler var. Anlatımlar, uyarılar var. Akılsızlık edip, tuzağa düşmemeli.

Öncelikle doğru bilgili olmalı.

Bilinçli olmalı.

Ülkemizi ve dünyayı her gün izlemeli.

Hakkı ve batılda olanların çalışmalarını, yaptıklarını izlemeli.

Akıllı olmalı.

Sağduyulu olmalı.

Mantıklı olmalı.

 Makul olmalı.

İki âlemde zarar- ziyan görecek işler asla yapmamalı.

Her işi kanunu, hukuku yoldan yapmalı.

Bilmiyorsak, bilenlere sormalı, danışmalı.

(“ İslam dininde sabretmek, sabırlı olmak, acele etmemek, bilerek hareket etmek; sormadan, bilmeden işe koyulmamak çok önemlidir. Bir insan hayatta her şeyi bilemez. Ama her şeyi deneyimli uzman kişilere sorup, öğrenebilir. Bilmeden, bilmediği işi yapmaz. Yapmamalı. Mutlaka ama muhakkak sorup, öğrenmeli. Bir iş yapmadan, bir işe girişmeden önce; belli bir süre istemeli. Olayı çok kapsamlı, derinlemesine öğrenmeli. Sazan gibi atlamamalı. Dibini görmediğin suya balıklama, çivileme atlamamalı. Suyun altında kaya, taş, kazık olabilir!”)

Her insanın bilmediği çok olur. Yüzlerce bilim dalı vardır. Bizim bunları bilmemiz mümkün değildir. Bilmiyorsak; sorup, öğrenmemiz gerekir. Sorma; öğrenmenin yarısıdır.

Ülkemizdeki, zenginlerin çok büyük kesimi haramidir, haramzadedir, hırsızdır, kul hakkı yiyendir, haramdan şişendir. Bendeniz bu haramilere hakkımı helal etmiyorum. Bunlar yurt içi ve yurt dışındaki milyonlarca vatandaşımızı çok çeşitli hilelerle aldattı, kandırdı, dolandırdı. İki kişisini televizyonda canlı yayında izledim. Her biride, ben 300 bin kişiye borçluyum. Ödeyeceğim, dedi. Ama henüz biri cezaevinde, diğeri mezardadır. Ödemediler. Kul hakkı ödenmelidir. Öyle tövbe ile namaz kılmakla, oruç tutmakla, hacda dua etmekle, kul hakkı ödenmez. Kul hakkı, kulun hakkını vermekle, ödemekle ödenir.

Günümüzde ülkemizde ve dünyada artık kul hakkı, insan hakkı, hayvan hakkı, canlı hakkı düşünenlerin sayısı çok azaldı. Bunun içinde vahşet, dehşet evren korkunç vahşetler, canavarlıklar arttı. İlacı: samimi, bilinçli, pedagojik ilim ve İslam öğretimi, eğitimi yapmaktır.

Sizlere, peygamberimizin bir mübarek hadisine dayanarak şunu da söylemek istiyorum:           “ İnsanların namazına, orucuna, hac yapmasına, ibadetine bakıp da, güven duymayınız. Onun parayla, altınla, gümüşle, ticaretle ilişkisine bakınız.”

Dahasını da söyleyelim: “ Güvene dayalı iş, işlem, borç verme yapmayınız. İşinizi hukuku olarak yapınız. Güvenilir uzman deneyimli avukat eşliğinde yapınız. Noter ile yapınız. Geçerli belgeniz olsun. Milyonlarca insanı yüksek kâr payı vaadi ile Avrupa ve ülkemizde aldatanlar vardır ya! Onlara hiçbir resmi belge verilmemiştir. Özellikle 72 şirket, milyonlarca kişiyi dolandırdı. Bu olay 1990’lı yıllarda oldu!”

Yüksek oranda faiz verme ile de 1980 yılından beri milyonlarca insan dolandırdı. Onlarda resmi, belge olmadan, milyonlarca kişiyi dolandırdı.

Bu haram yiyen sahtekâr sahteci zalim hırsız, dolandırıcılar sadece halkı dolandırmadı. 2003 yılına kadar kamu- devlet bankalarını, kurum, kuruluş, işletmelerini de tümü ile bütünüyle soydular. Hiç birine bir kuruş kâr ettirmediler. Devlet bu hırsızlarla başa çıkamayınca, özelleştirme yolunu tuttu. Yine bu hırsızlara ucuz parayla sattı ve de hibe etti.

Alışverişi kim ile yaptığınıza dikkat edin. Herkes ile alışveriş yapılmaz. Sizi aldatır. Yaptığınıza 1001 pişman eder.

Halkımızın bir kesimi çok parayı gördüğünde, Sazan gibi atlıyor. Gerçek bir olayla tekrar anlatalım: Kurban Bayramı öncesi benim 1980-1984 yılları arasında öğretmenlik yaptığım bir köye bir hayvan alıcısı gelmiş. Küçük ve büyükbaş kurbanlık istedi. Biraz para vermiş. Diğerini senet yapmış. Ama olması gerekenden fazla fiyat ile anlaşmış. Kamyonları doldurdu. Alıp, gitti. Ama senetleri ödemedi. Bunu bana anlatan köylüler, akıl istediler. Bende telefonuma, telefon numarası olan tanıdık bir avukatı aradım. Durumu anlattım. Olaydan haberim var. O bir dolandırıcıdır. Üzerine mal, mülk, servet, para yok. Hiçbir şeyini alamazsınız, dedi.

Kurban bayramı öncesi ahırlardan kurban hırsızlığı yapan da çok oluyor! Önlem, tedbir gerekir. Artık haram ile doyan işkembeler çok oldu. Ona göre eğitim- öğretim ve tedbir geliştirmeli. Ülkemizde de artık haram, günah, suç işlemede bir mahsur, özür gören pek kalmadı. Allah cc. Islah etsin, diyorum.

Yüce Allah cc. Mealen ayetinde buyuruyor: “Bir anlaşma, alışveriş yaptığınızda, kayıt altına alın ve 2 kişiyi de şahit- tanık tutun.”

Bugünkü, Noter işlevi, işlemi gibi işlem yapılmasını emrediyor.

Zaten insan bilgiyle, İslam dinine, ilme ve hayatın kurallarına uygun hareket ederse, zarar- ziyan görmez.

Kişiliğinizde, şahsiyetinizde bir özelliğiniz öne çıksın. Sizi o özelliğinizle tanısınlar. Ama bu özellik, nitelik, sıfat; hakça olsun. Allah’ın sevdiği bir sıfat olsun. Örneğin; Peygamberimizin ahlakı; Kur’ân ahlakıydı. Ahlak güzelliği ile öne çıkmıştı. Hazreti Ebubekir’in öne çıkan özelliği; İslam dinine sadakatle bağlı olmasıydı. Hazreti Ömer’in ise adaleti, Hazreti Osman’ın edebi, hayâsı, güzel huylu olması, Hazreti Ali’nin ise ilmi, cesareti öne çıkmıştı. Hazreti Mevlana’nın ise hoşgörüsü, Yunus Emre’nin hakkı, hakikati halkın anlayacağı dilde anlatması, Hacı Bayram Veli’nin ise öğrenci okutmasıyla, yetiştirmesiyle öne çıkmıştı.

Sizlerde hak, hukuk, doğruluk, dürüstlük, adalet, güzel ve yüksek İslam ahlakı, edep, hayâ, hakkaniyetten ayrılmayınız. İki âlemde kurtuluşa erersiniz, inşallah.