Dünyada hak, hukuk, doğruluk, dürüstlük, düzgünlük, hakkaniyet;

Güzel ahlâk, edep, hayâ, akıl, zekâ, bilgi ile onurlu yaşamak için,

Kur’ân’a , ilme, irfana, bilime, sanata, mesleğe sarılmalıyız.

Dünyada, takva mümin, Müslüman olmalıyız ki, ahirette rahat olalım.

                Öncelikle Allah’ı Esma’ül Hüsna ile bilip, tandelim.

                Yaratan Yüce Allah’ın sözleri olan, Kur’an’ı öğrenelim.

                Kur’ân’ı aynen peygamberimiz gibi yaşantımızın tarzı yapalım.

                Kur’ân’ın ilk emri; “oku” olup, Kur’an; “okumak,” anlamına gelmektedir.

Kur’ân’ı aslından okumalı, meâlini ve yorumunu öğrenmeliyiz.

Her gün bir sureyi aslından ve açıklamasından okuyup, öğrenmeliyiz.

İnanca, ibadete, sosyal hayata ait olan ayetleri okuyup, öğrenmeliyiz.

Kur’ân’ın; bireye, aileye, topluma, devlete olan ayetlerini kavramalıyız.

                Dinimizin esaslarını, Kur’ân ve sünnetten anlayıp, inanmalıyız.

                Kur’ân’ın insanlara ve müminlere yüklediği görevleri bilmeliyiz.

                Kur’ân’ın Allah’ın iradesi, sözü, mucizesi olduğunu unutmamalıyız.

                Kur’ân’a, peygamberimiz gibi uyarak yaşamalıyız.

Kur’ân; mübarek, kutsal, ulvi, ilahi değerli kitaptır.

Dinimizin, inancımızın temel kitabıdır.

Bize dünyada huzurlu, mutlu olmayı, ahirette rahat etmeyi sağlar.

Kıyameti, mahşeri, cenneti, cehennemi, sorgulamanın esaslarını bildirir.

                Yüce Allah cc. İnsanlara; boy abdesti, namaz abdesti, namaz kılma,

Oruç tutma, zekât verme, hac yapma, kurban etme;

Dua etme, iyilik yapmayı, tövbe etmeyi öğütler.

Dünyada yaşarken, ahireti cennet yapmayı önerir.

Anne ve babaya, akrabaya, komşulara, insanlara;

Varlıklara iyi davranmayı emreder.

Onurla, özenle, en güzel şekilde yaşamayı, ahlâklı olmayı emreder.

Her alanda ve her konuda temiz, helâl kazanç edinmeyi, dürüst çalışmayı söyler.

                Akla, ilime, irfana, bilime, doğruluğa, adalete uymayı buyurur.

                Haramlardan, günahlardan sakınmayı, helâle yönelmeyi öğütler.

                Derinden düşünmeyi, bilmediğini öğrenmeyi, Hakk’a yönelmeyi ister.

                Gazaba uğrayanlardan ve sapkın sapıklardan olma, diye uyarır.

Helalinden; düzgün, temiz çalışmak ibadettir.

Ticareti,İslam dinine uygun yapmak; erdem ve fazilettir.

Verilen söze uyma, anlaşmalara uyma, müminin özelliğidir.

Aldatmak, ölçü- tartıda hile yapmak; mümin işi değildir.

                İsraf etmek haramdır, cahil kalmak yasaklanmıştır.

                Kur’ân’ın bütününe , şüphe etmeden inanmak farzdır.

                İslam dini bir bütündür, bütünüyle yaşanmalıdır.

                Hakk’a ibadet, varlığa iyilik etmek esastır.

Müslüman, kötü, çirkin, pis olamaz, böyle cennete varılmaz.

Allah cc. Maddi, manevi anlamda tertemiz olanları sever.

Anne ve babaya iyilik etme, varlığa hizmet etme, esastır.

Sabırla, sebat ederek, dini yaşamak, faziletli olandır.

                Cana kıymak, katil olmak; cehennemi boylar!

                Kul hakkına girmek, en zarar verici davranıştır.

                Batıl, küfür, şüpheli, bilmediği işi yapmak; felakete götürür!

                Yalan, dedikodu, iftira; sevilmeyen davranıştır.

Kibirli, mağrur, böbürlenmenin sonu; cehenneme vardırır!

Zalimlik, haksızlık , kötülük, çirkinlik yapanlar, cehenneme atılır!

Allah cc. İyilik diler, sen kendine kötülük yaparsan;

İyiliği de, kötülüğü de, sen kendine yaparsın!

                Kur’ân’ı Kerim, biz insanları yaratan, yaşatan, Allah’ın sözüdür.

                En hayırlı ve üstün insan, Kur’ân öğrenen ve öğretendir.

                Kur’ân, insanların düşünüp, anlaması, yaşaması için indirilmiştir.

                Kur’ân merkezli yaşayanlar, cennete gidecektir.

Müminler, Kur’ân’a uyarak, peygamberimiz gibi Allah’a ibadet ederler.

Allah’ın yarattığı her varlığa; merhamet, şefkat, müşfik davranıp, iyilik yaparlar.

Müminler, her işinini ihlasla- samimiyetle, Allah cc. Rızası için yaparlar.

Çıkarcı, fırsatçı, haramcı, günahı alışkanlık edenler, olmazlar.

                Kur’ân bir rahmettir, peygamberimizde rahmet peygamberidir.

                Müminler; rahmet, merhamet, acımak, esirtgemek, korumak;

Affetmek, bağışlamak, iyilik eden, harika, harikulade insandır

Yüce Allah’ı Rab, peygamberimizi önder, lider, mürşit edinir.

Kur’ân; mubin, mecit, kerim, aziz, nur, mucize niteliğindedir.

Kur’ân’ı okumalı, anlamalı, yaşamalı, öğrenmeli, öğretmeli.

Kur’ân; sürekli okunan , anlamlarına gelmektedir.

Aklını doğru kullanmayan insanlar; en kötü insanlardır.

                Aklını doğru kullananlar; Kur’ân, sünnet, bilim ile kullanırlar.

                Kur’ân’ı anlamak; Kur’ân’ı yaşamak demektir.

                Kur’ân’ı anlamayanlar; yaşamayanlardır.

                Bu insanlar kendilerine çok yazık etmektedirler!

Kur’ân, ilahi bir mucize vahiy kitabıdır.

Dünyanın 200 kadar farklı diline çevirisi yapılmıştır.

Kur’ân ve peygamberden ayrı, yoksun kalmış bir insan; medeni olamaz.

Kur’ân, Allah cc. Katındandır, Allah’ın sözüdür.

                Kur’ân, bütün insanlara apaçık bir çağrıdır.

                Kur’ân, yol gösterici, en doğruya götürücüdür.

                İnsanları karanlıktan aydınlığa çıkarır.

                İnsanlar, Kur’an’dan bilgileri ölçüsünde yararlanabilirler.

Kur’an ve peygamberi tanımayan insan, Allah’ı tanıyamaz, sevemez.

Doğruluk, dürüstlük, adaletle davranamaz.

İyi, olgun, faziletli, erdemli insan olamaz.

Dünyada, insanlık tarihine ve bugüne akıl ile bakanlar, bunu görürler.

                Kur’ân ahlakı olmayanda; insanlık, insaniyet, merhamet bulunmaz.

                Peygamberimize uymayanlar, Kur’ân’ı yaşayamaz.

                Akılsız, zekâsız, bilgisiz insanlar, mümin ve Müslüman olamaz.

                İki âlemde; huzurlu, mutlu, rahat edemez.

Kur’ân, Müslümanların hayat rehberidir.

Vahiy ile geldiği gibi özelliğini korumaktadır.

Kur’ân, 610 yılında Nur Dağı, Hıra Mağarasında,

Vahiy ile peygamberimize gelmeye başladı.

                Bir kısmı Mekke’de, diğer kısmı Medine’de vahiy ile geldi.

                Gelen ayetler; ezberlendi, yazıldı, kitap haline getirildi.

                Kur’ân; 604 sayfa, 30 cüz, 114 sure, 6263 ayettir.

                22 yıl, 2 ay, 22 günde vahiy yolu ile indirildi.

Kur’ân indirilmeye başlandığında, Hazreti Muhammed 40 yaşındaydı.

Kur’ân’ı, peygamberimizin anladığı, bilimin ve aklın ışığında kavramalıyız.

Öğrenimini, eğitimini; bilim ve İslâm ile görmeliyiz.

İslâm dinini anlayıp, yaşamayanların; insancıl olamayacağını bilmeliyiz.

                Allah’ım, senden; hidayet, takva, iffet, gönül zenginliği istiyorum.

                Kur’ân’ı doğru ve güzel okuyup; anlamalı ve de yaşamalı.

                Yüce Yaratıcı Allah’ın; affını, bağışlamasını, merhametini dilemeli.

                Yüce Allah’ın emirlerini tutmalı, yasakladıklarından sakınmalı.

                İyilikleri artırarak, çoğaltmalı, yaymalı; kötülükleri azaltıp, yasaklamalı.

Yaratan Rabbinin adı ile oku!

O, insanı “alaktan” yarattı.

Oku! Senin Rabbin en cömert olandır.

O, kalemle yazmayı öğretendir.

İnsana bilmediğini öğretendir.

                                                                              Mehmet KASAP

SEVGİLİ PEYGAMBERİMİZ HAZRETİ MUHAMMED MUSTAFA SAV.

Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa sav.

20 Nisan 571 Pazartesi günü, sabaha doğru, Mekke’de dünyaya geldi.

Annesi; Amine, babası ; Abdullah, süt annesi; Halime’dir.

Doğmadan önce babasını yitirmişti.

Peygamberimiz, 6 yaşına geldiğinde, annesi Amine’de toprağa verildi.

Hazreti Muhammed, Dedesi Abdulmutalip’e teslim edildi.

Dedeside, Allah’ın rahmetine kavuştu.

Hazreti Muhammed, Amcası Ebu Talip’e emanet edildi.

                Amcası Ebu Talip ile Suriye’ye ticaret için geldiler.

                Hazreti Haticeye ait ticaret kervanına yöneticilik yaptı.

                Hazreti Muhammed 25 yaşına gelince;

                Hazreti Hatice Annemiz ile evlendi.

Hazreti Muhammed, peygamberlikle görevlendirilmeden öncede;

Sevilen, sayılan, saygın bir kişilikteydi.

Toplumdaki anlaşmazlıkları giderebiliyordu.

Kâbe’de, Hacerülesved taşının yerine konmasında hakemlik yaptı.

                Nur Dağı’daki, Hıra Mağarası’nda, 610 yılında;

                Alak Suresi’nin ilk beş ayetini, Cebrail kendine bildirdi.

                İlk ayetin inmesiyle, kendine, 40 yaşındayken peygamberlik görevi verildi.

                614 yılında müşriklerin, Müslümanlara baskıları başladı!

616 yılında Hazreti Hamza, Hazreti Ömer Müslüman oldu.

620 yılında Ebu Talip ve Hazreti Hatice vefat etti!

Peygamberimiz bu yıl Taif’e gitti.

Akabe’de bir grup insanla görüşüp, Müslüman olanlar oldu.

                621 yılında İsra ve Miraç olayı gerçekleşti.

                Beş vakit namaz farz kılındı.

                626 yılında bir kısım Müslüman Habeşistan’a göç etti.

                622 yılında da bir kısım Müslümanla birlikte, peygamberimiz Medine’ye göç etti.

622 yılında Kuba Mescidini yaptılar.

Ranuna Vadisi’nde ilk Cuma namazını kıldılar.

623 yılında Mekke’den göç edenlerle, Medineliler arasında kardeşlik ilân edildi.

Müşrikler, Müslümanlara karşı düşmanlık edip, saldırı içine girdiler!

                624 yılında Bedir, 625’de Uhut, 627’de Hendek Savaşı yapıldı.

                628’de de Hudeybiye anlaşması yapıldı.

                630 yılında Mekke fethedildi.

                27 savaşta, sadece 315 kişi yaşamını yitirdi.

Peygamberimiz, Yüce Allah’ın bilgisi, öğretisi, eğitimi ile ahlâklanmış.

Kur’ân ahlâkı, peygamberimizin ahlâkı olmuş.

Peygamberimiz ahlâk, davranış, iş, eylem, yönetim olarak;

Kur’ân ve İslam ilkelerine sadakatle bağlıydı.

                Hanımına ev işlerinde yardım eder, kendi işini de kendi görürdü.

                Hanımı ve çocukları ile sohbet, muhabbet ederdi.

                Hanımı ile beraber ibadet eder, zamanı en iyi şekilde değerlendirlerdi.

                Eşi ve çocukları ile şakalaşır, sevgi gösterir, sevgi dili ile iletişim kurardı.

Birbirlerine sevgi, saygı içinde en güzel davranırlardı.

Hanımına, çocuklarına değer verir, gönüllerini alırdı.

İyi bir eş, güzel bir baba, şahane bir arkadaş, harika bir komşuydu.

İnsanlara olumlu, yapıcı, yardım edici davranırdı.

                Çocuklara ve torunlarına; sevgi, saygı, muhabbet, şefkatle davranırdı.

                Torunlarıyla ve diğer çocuklarla oyunlar oynardı.

                Çocuklarını, torunlarını, diğer çocukları öğretir ve eğitirdi.

                Hastalandığında ziyaretlerine gider, dua ederdi.

Peygamberimiz herkes için en iyi bir insan, harika bir peygamberdi.

Şahane bir akraba, mükemmel bir komşuydu.

Hiç kimseyi incitmez, kızmaz, öfkelenmez;  gönül almasını yapardı.

Herkesi esirger, bağışlar, korur, gözetir, ihtiyaçlarını giderirdi.

                Peygamberimize salât ve selâm- dua edelim.

                Peygamberimize dua edelim, tebrik edelim, rahmet dileyelim.

                Salât ile yüceltelim, iletişim kuralım, vefa gösterelim.

                Sevgi, saygı gösterip, örnek alıp, ona uyalım.

Allah cc. Pek çok ayetinde; peygambere uy, onu örnek al, buyurmaktadır.

Bu İlahi bir emirdir, emri yerine getirmeliyiz.

Allah’ın hükmüne uyup, din- iman ve ilimle yaşamalıyız.

Allah’ı çok zikretmeli, ibadet etmeli, yaratılmışlara iyilik yapmalıyız.

                Peygamberimize salâtü selâm getirip; sevgi, saygımızı gösterelim.

                Allah’ı zikretme, peygamberimize salâtü selâm etme; bir duadır, ibadettir.

                Allah’a ve peygamberine yakınlık etmeli, dua etmeli.

                İslam yaşayışı bir onurdur, yüceliktir, sevaptır; günahları yok etmektir.

İslâm dini hikmettir, şifadır, devadır, rahmettir, temizlenmedir.

İslâm dini; nurdur, aydınlıktır, berekettir, arınmadır, değer kazandırandır.

İslâm dininden, ilmin irafınından, sanattan, meslekten ayrı kalmak;

Her türlü çirkinliğe, kötülüğe, olumsuzluğa düşüp, perişan olmaktır.

                Allah cc. Ahzap Suresi’nde buyuruyor: “Allah ve melekleri, Nebi’ye;

                Çok dua ederler. Ey Müminler! Siz de ona salât edin ve tam,

                Bir teslimiyetle selâm verin.”

                Bendeniz, Allah’a, İslâm dinine, peygamberlerine; sevgi, saygı duyuyorum.

Peygamberimiz, Kur’ân ahlaklı, edepli, hayâ sahibiydi.

Vakarlı, ağırbaşlı, yumuşak huylu, bağışlayıcı, sabırlıydı.

Şefkatli, merhametli, acıyan, müşfikti.

İnsanlara, hayvanlara, çevreye şefkatle davranırdı.

                Kibar, efendi, nezaketli, zarıf, güvenilirdi.

                Cesareti, cömertliği, sözünde durması, insanlara vefası vardı.

                Dosdoğru, orta yollu, her görevi ahlaklı yapandı.

                Akraba, dost ve arkadaşlarını ziyaret ederdi.

Allah cc. Ahzap Suresi 21. Ayette buyuruyor:

“ Allah’ın Resülünde sizin için güzel örnekler vardır.”

Allah cc. Kur’ân, peygamber tanımayandan;

İnsanlıklı insan olmaz, bu da bilinmelidir.

                Peygamberimizi örnek almadan, Kur’an yaşanılmaz.

                Namaz, oruç, zekât, hac, kurban etmeyi, peygamberimizden öğreniyoruz.

                Kur’ân teorik bilgi verir, peygamberimiz uygulamayı öğretir.

                Uygulamayı, Cebrail as. Peygamberimize öğretmiştir.

Peygamberimiz örnek, model davranışlara sahiptır.

İnsanlarla ilişkileri, aile yaşantısı, öğreticiliği, eğiticiliği;

Adaleti, devlet yöenticiliği, askeri kişiği mükemmeldi.

Medine İslâm Devleti’nin kurucusu, yöneticisidir.

                Hazreti Muhammed, peygamberlikle görevlendirilmeden önce;

                Kendisine “Muhammed’ül – Emin” derlerdi.

                Mekke’de ayetler gelip, açıklamaya başlayınca;

                Müşriklerin zalimlikleri başladı.

Taif’e yeni bir yurt edinme için gitti.

Medinelilerle ilk iletişimi Akabe ile başladı.

Müslümanlar tek vücut olmadan, yaşamayacaklarını anladılar.

İç ve dış düşmanlar birleşip, müminleri yok etmeye çalıştılar!

                Müşrikler, Yahudiler, putperestler; Müslümanları ortak düşman ilân etmişti.

                Müslümanlar inançlı, dayanıklı, birlik ve beraberlik içindeydiler.

                Hazreti peygamberimizin güzel ahlakına hayran kalıyorlardı.

                Örnek eş, baba, dede, akraba, komşu olan peygamberimizdi.

Peygamberimiz, sahabe ile harika, harikulade, şahane iletişim kuruyordu.

İlk Müslüman, eşi Hazreti Hatice annemiz olmuştu.

Hazreti Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Hazreti Fatıma da Müslüman oldu.

Hazreti Aişe, Hazreti Zeyd, Enes, Ebu Zerr, Bilal-i Habeşi de Müslüman oldu.

Hazreti Avf, Derda, Abbas, Hazreti Hamza, Muaz, Yasir de Müslüman oldu.

Ne mutlu Mümin ve Müslüman olan din kardeşlerimize!

Ne mutlu, Allah, Kur’ân, peygamber bilip, hakça yaşayanlara!

Ne mutlu , iki dünyasını; mamur, ihya, iyi, güzel, yaşanılır yapanlara!

                                                                              Mehmet KASAP