İyi, güzel, dürüst, yararlı, samimi, adil, alçakgönüllü, cömert, çalışkan, hoşgörülü olmanın yolu; bilim ve İslam dini değerlerine bağlı olmaktadır. Takva, bilge olan insan hiçbir şekilde zarar, ziyan görmez. Muttaki bilge samimi Müslüman; dosdoğrudur, dürüsttür, dosttur, kardeştir, fedakârdır, güvenilirdir, dengelidir, ölçülüdür, iyilikseverdir, kanaatkârdır. Başkalarına her türlü iyiliği, güzelliği, fayda sağlamayı yapar. Nezaketli, kibar, naif, zarafetli, iyi davranır.

İnsanlara iyiliği, yararlı olmayı, cömert davranmayı, özveride bulunmayı, diğerkâmlığı, alışkanlık yapar. Sabırlıdır. Sevgi, saygı, muhabbet doludur. İnsanlara teşekkür eder. Rab olan Yüce Allah’a dua, şükür, hamt eder. Maddi, manevi anlamda dosdoğrudur. Temizdir. Yardımlaşma, paylaşma, dayanışma içinde olur. Ekip çalışması yapar. Ortak deneyimli uzman aklı kullanır.

Müslüman, Kur’ân’ı Kerimi kılavuz, peygamberimizi kendine örnek yapar. İslam inançlı, ibadetli, ahlaklı, terbiyelidir. İnsanlık ve İslam düşmanlarına uymaz, örnek almaz, kendine kılavuz yapmaz. İslam dini ve bilim ile yasar. İşlerini İslam, bilim, teknik ile yapar. Her işini bilime, İslam dinine, tekniğe uygun yapar.

İslam dininin, “ farz, vacip, sünnet, müstehab, mubah, haram, günah, mekruh, israf, müfsit kavramlarına uyarak; işlerini, görevini, ödevini, yükümlülüklerini yerine getirmeli. Bu kavramlara uymadan; başarılı, hayırlı, iyi, güzel, yararlı olan, olmamıştır. Bu kavramları detayı ile öğrenip, yaşam tarzı yapmak gerekir.

 Sadece din ile davranmak, hayatta başarılı olmayı oluşturmaz. Çağa uygun bilim, sanat, kültür, teknik, teknoloji de bilmeli. Bilgi, bilim, ilim dediğimizde, hepsi bir bütündür. Bütünüyle yaşanmalıdır. İslam dini, bilim ayrımı yapan, çok cahil cühela moloz gibi bir bozukluk içindedir. Her doğru, yararlı bilgi Allah’ın âlim, ilim, hikmet sıfatındandır. Bendeniz, her yararlı bilgi sahibi olana sevgim, saygım vardır. 

1-      İyi bir eğitim, öğretim görmeli. İslam ilimleri de öğrenip, yaşamalı. Tevhit ve şehadet tümcelerini sürekli söylemeli. Anlamalı. Kapsamlı anlatmalı.

2-      Beş vakit anmaz kılmalı. Cuma namazı kılmalı. Farz, vacip, sünnet namazları eksiksiz samimiyetle kılmalı.

3-       Zekât vermeli.

4-      Hac ve umre yapmalı.

5-      Ramazan orucu tutmalı.

6-      Kurban kesmeli.

7-      Fakirlere, muhtaçlara iyilik etmeli.

8-      Zalime, haine, katliamcılara hiçbir şekilde destek olmamalı.

9-      Sapığa, sapkına, sapıtmışa, haine destek olmamalı.

10-   Allah’ın emirlerini yapmalı. Yasakladıklarından sakınmalı.

11-   İyiliği artırıp, çoğaltmalı ve de yaymalı. Kötülükleri azaltıp, yasaklamalı. Bunlar olmadan, iyi insan, güzel Müslüman olunmaz.

Müslüman, kadere inanır ama kaderci anlayışta olmaz. Kader konusunda da doğru anlayışta olmalı. İnsan kendi yaptığı yanlış, hata, düşüncesizlik, tedbirsizlik, önlemsizliğin sonucunda olan kaza, bela, dert, sıkıntı, ölümleri kader deyip, Allah’a yüklememeli. “ Allah cc. İnsanın gördüğü kötülük, kendi yaptıklarının sonucudur,” diye buyuruyor.

“ Tevekkül kuldan, takdir Allah’tan,” diyen, âlimlerimiz sözlerini doğru anlamalı.”

Yanı insana düşen bilgiyle, bilinçle, bilgiyle, bilinçle tedbir almalı. Önlem almalı. Sonucu Allah’a bırakmalı.

 Tevekkül; Allah’a güvenip, dayanma, güvenmek, anlamındadır.

Müslüman; çok iyi öğrenimli, çok güzel eğitimli, güzel ahlaklı, terbiyeli, dosdoğru düşünceli, dürüst olmalı. Bilmedikleri konusunda, deneyimli uzman kişilere danışıp, ortak akıl kullanmalı.

Müslüman, iş sağlığı ve güvenliği, sivil savunma, ilk yardım, arama- kurtarma, doğa ve beşeri afetlerden korunma, doğa da sağlıklı yaşama konusunda kurs almalı, eğitim almalı. Ayakta kalmayı becerecek eğitime sahip olmalı. Kendi bilgisiz, birikimsiz olmasına rağmen; başkalarının kendini korumasını istememeli. Kendi, kendini korumasını, yakınlarını korumasını öğrenmeli. Biz bunu sellerde ve depremlerde de görüyoruz. Bir mahallede deprem oluyor. Sağ kalanlar çaresiz, bilgisiz, birikimsiz olayları izliyor. Başkalarının kendini gelip, yakınlarını kurtarmasını bekliyor. Oysa her köy, mahalle, semt; kendini kurtarma becerisine sahip olmalı.

2021- 2022 yılında Doğu bölgemizin en az 5 İlinde, yüksek kesimlerde 10 m. Kar yağdı. Bir deprem anında buraların kurtarılması zor olur. Bu köyler, mahalleler kendilerini kurtarma becerisine, donanımına sahip olmalı. Buna göre hazırlıklı, ekipmanlı, eğitimli olmalı.

Bir deprem anında insanlar enkaz altında kalıyor. Yollar, deprem sarsıntılarıyla, karla, trafik yoğunluğuyla kapanıyor. İlk yardımı alma gecikebiliyor. Geniş ölçekli bir deprem olduğunda, çevre İllerde de hasar, yıkım oluyor. Komşu İller ve yakın İller yardıma gelemiyor. Burada sağ kalanlar, diğerlerine yardım yapacak; bilgiye, birikime, eğitime, donanıma sahip olmalıdır. Köpeklerin bile arama- kurtarma yaptığı bir çağda, insanın bir köpek kadar beceriye sahip olmaması, çok düşündürücüdür.

Her ailenin doğa felaketinde çadırını hazır tutmalıdır. 2023 yılı Kahramanmaraş merkezli depremde, 600 bin konut yıkılmış! 16 milyon insan evlerine giremiyor. Dışarıda kalıyor. Devletin ve yardım derneklerinin bu kadar insana yardım ulaştırması pek mümkün görünmüyor. Hiçbir devletin böyle bir yıkıma karşı hazırlığı olmaz. Ülkemizde Türk Kızılay’ının elinde, depoda 50 bin hazır çadırı bulunmaktadır. Ama yeterli olmadı. Hiçbir ülke böyle bir yıkımı göğüsleyecek hazırlıkta olamaz. İnsanlar bireysel temelde kendini koruma hazırlığında olmalı. Eğitimli, donanımlı, ileri düşünceli toplum oluşturmalı.

İnsanın kendi güvenliği için gerekeni yapmasını mutlaka ama muhakkak eğitim alarak öğrenmeli. Gereken ekipmana- donanıma sahip olmalı. Tüm hazırlıkları bilimsel yapılmalı. Kendini, yakınlarını korumalı. Kendi güvenliğini alıp, sağlamalı. Köyde, mahallede tüm hazırlıklar yapılmalı. Ekonomik alanların güvenliği sağlanmalı. İş ve meslek alanlarının güvenli olması sağlanmalı. İnsanların yanında hayvanlarda korumaya alınmalı. 2023 depreminde binlerce köpek, kedi, kümes hayvanı, ağıl ve ahır hayvanı, kuş, tavşan yaralandı, öldü!

Küçükbaş hayvanlar 14 gün sonra, büyükbaş hayvanlar 18 gün sonra, bir köpek 23 gün sonra enkazdan kurtarıldı. Sadece insanların evleri, konutları sağlam olmamalı. Kümes ve ahırlarda güvenli, dayanıklı olmalı. Binlerce hayvanımızın telef olduğunu unutmamalı. Bilime, tekniğe, dinimize uygun yapılanmalı. Sahteci, sahtekâr, haram işlerde asla bulunmamalı. Müslüman, sağlam, dayanıklı, önlemli iş yapar.

Bilgili, bilinçli, dikkatli, önlemli, tedbirli, disiplinli, bilime ve dine uygun yaşama, acele etmemeli. Acemi, cahil cühela çapulcu olmamalı. Yaşamakta lazım olan her bilgiyi, beceriyi, yeteneği, donanımı kazanmak gerekir. Her işimizi, eserimizi, yapımızı en modern, sağlıklı, sağlam, çok çok dayanıklı yapmalıyız. Güvensiz davranışta asla olmamalı. Her işimiz güvenli olmalı.

Her işimizi bilinçli, sağlam, kaliteli olmalı. Dalgın, dikkatsiz, aceleci olmamalı. Sadece el aletleri kullanmasını bilmemeli. Makine de kullanmasını becermeli. Tehlikeli hızda çalışmamalı. İş disiplininden katiyen ayrılmamalı. İş disiplinine kesinlikle uymalı. Fiziki yetersizlik asla olmamalı. Kusur, yanlış yapmamalı. Uygun olmayan davranışlarda kesinlikle bulunmamalı. Aşırı gürültü yapmamalı. İnsanların hak ve hukukuna saygılı olmalı. Temiz hava, su, eşya kullanmalı. Şık olmalı. Tertemiz olmalı. Dağınık, düzensiz kesinlikle olmamalı. Yangınlara, fırtınalara, yağmura, sellere, depremlere, yıldırıma karşı mutlaka ama muhakkak önlem almış olmalıyız. Tehlikeli alanlardan uzak kalmalıyız.

Şimdi soralım: 31 doğa ve meteorolojik tehlikeye karşı önleminizi aldınız mı?

İş sağlığı ve güvenliği konusunda önlemlerinizi aldınız mı?

İlkyardım eğitimi, sivil savunma kursu, depremde arama ve kurtarma yapma eğitimi, evinizde ve işyerinizde gereken önlemleri, tedbirleri aldınız mı?

Hastalıktan korunma hakkında gereken önlemleri aldınız mı?

Meslek hastalıklarına karşı önlemli misiniz?

Hasta olduğunuzda en iyi şekilde tedavi oluyor musunuz?

Kaza ve afetlere karşı sıfıra en yakın hata, yanlış içinde olmalıyız.

Ulusal- milli, manevi, bilimsel, teknik her hazırlığımız eksiksiz olmalı.

Acil durumlara karşı mahalli- lokal, yerel hazırlığımız olmalı. 2023 Kahramanmaraş depreminde, 11 İlde, on binlerce makine, kurtarma aracı- gereci, iş makinesi çalıştı. Sadece Kahramanmaraş da 5,250 iş makinesi, büyük araç çalıştı ki, her biri 15 m. Uzunluğundaki, TIR ile getirildi.

 Düşünün! 11 İl, 23 İlçe, binlerce köye, mahalleye bu kadar aracı, gereci, taşıtı, iş makinesini, kurtarma aracını, her enkaza en az 25 kurtarma ekibini ulaştırmak kolay değildir. Yollar kar ile kapalıdır. Yollar depremden korkup, kaçanların aracı ile trafik işlemez durumdadır. Yollar depremle yarılmış, yıkılmıştır. Yollara yıkılan 15- 20 katlı binaların enkazı düşmüştür. Kent içi yollar kapanmıştır.

 Birileri de, biz mi yardım edeceğiz? Biz yardım edeceğiz de, hükumet başarılı olsun mu? Türk Kızılay’ının maden sularını, meyve sularını, sattıklarını almayınız. 5- 10 lira bile olsa, Kızılay’a yardım etmeyiniz, diyen Fla… Televizyonun habercisi C. A. ve onun gibi vatan, Milet, devlet, İslam, Müslüman,  insanlık düşmanlarıdır. Deprem bölgesi daha çok inançlı insanlardan ve Hükumet yanlılarından oluşmaktadır. Biz onları kurtarmaya mı gidelim? Diyen insanlık düşmanları da az olmamıştır. Bu kesimden sadece bir yardım kurumu Ahba… Deprem yerlerine gitti. Onunda amacı; yardım etmek, değildi. Fitne, bozukluk, bozgunculuk çıkarmaktı. Çıkardı. Kızılay aleyhinde o hain kesim onlarca televizyonundan ve gazetelerinden, binlerce sosyal medyalarından aleyhte propaganda yaptı. Sadece yıkıcı yerme, eleştiri, bozgunculuk yaptılar.

Acil durumlarda yerel kurtarma ekipleri de enkaz altına kaldı. Hiç görülmeyen, bir deprem oldu. Altı tane fay kırıldı. 15 gün içinde 6 fay kırıldı. Uzmanlar hep bir, iki fay kırılır, diye hesaplıyorlardı. Böyle bir deprem hiç görülmemiş, tarihe geçmemiştir. 212 bin bina yıkılmış. 600 bin bağımsız konut yıkılmış. Hala tespit yapma devam ediyor. Zira tespitlerden sonra olan, 11 bini aşkın deprem, yine yıkımlara neden oldu. 45,968 kişinin cesedine ulaşıldı. Ama bazı binalarda enkaz kaldırılmasına rağmen, 15- 20 ceset yoktur, kayıptır! Enkaz kaldırılması devam ediyor. 115 bin yaralının bazılarının tedavisi farklı kentlerdeki, hastanelerde sürdürülüyor. Bir millet, inançlı bir ümmet teyakkuz halindedir.

Sadece yemek verme işinde 700 taneden fazla yardım kuruluşu, vakıf, dernek hizmet vermektedir. Bendeniz bunların ancak bazılarını yazdım. İyilik, infak, yardım eden herkese, âlemlerin Rabbi olan Allah’ımdan af, bağışlama diliyorum. Müminlerin dernekleşmesi, örgütlenmesi, bir ve beraberlik içinde olması; çok büyük iyiliklere, hayra, yardıma, hizmete, kurtarmaya sebep oldu. Hepsinden Allah cc. Razı olsun. Cennetine koysun. Âmin, inşallah. Hükumetimiz, devlet kurumları, kuruluşları da çok başarılıydı. Hepsini seviyor ve hayır dua ediyorum. Kurtarma ekibi; olarak devletimiz, resmi kurumlarımız, özel işletmelerin örgütleri hazırdı. Malzemeleri ile arama- kurtarma yaptılar.

 1999 Marmara depreminde olmayan cihazlar ve arama köpekleri işe çok yaradı. 74 ülkenin arama- kurtarma ekibi de tüm varlığı ile geldi. Yabancı arama kurtarma, sağlık ekibi daha çok gönüllü, isteğe bağlı geldiler. Bizim içimiz sızladı. Televizyonlarda gördük. Çok üzüldük. Geldik. Türkiye’de biliyorum gelirdi. Zaten Türkiye her zaman herkese çok yardım ediyor, diyorlar. Böyle diyenlerin birçoğu felsefi inançlıdır. Avrupalılarda benzer şekilde konuşuyorlar. Önce insan olmalı. İnsan olamayanlar, mümin Müslüman olamazlar. Allah cc. Bu karındaşlarımıza; hidayet, irşat, feyiz, sıratı müstakım nasip eder, inşallah.

Çok akıllı, zekice, makul, mantıklı, sağduyulu, ileri görüşlü, öngörülü, bilimsel, dinsel düşünüp; bu değerler merkezli hareket etmeli. Bunu sadece ülkemiz değil, dünya ülkeleri de becerememiştir. Biraz önce televizyonda, o İlin milletvekilini dinledim. Antakya tarih boyunca 8. Defa yıkıldı! 23 Şubat 2023 günü yıkılışında; %80 oranında yıkıldı. Sokaklardan bir insan bile enkazlar nedeniyle geçemiyor.

İlk saptamaya göre Antakya’da 21,900 kişi ölmüş! Demek ki, 7 defa yıkılmış! Ders alınmamış. Deprem fayı üzerine tekrar yapılanma yapılmış. Bu akılsızlığın ceremesini, cezasını halkımız ve diğer akıllı insanlar çekmektedir. Fay hattı üzerine onlarca İl, İlçe, mahallemiz bulunmaktadır! Şimdide; bu fay hattının devamı; Bingöl, Muş, Karlıova’nın fay hattının kırılabileceği söyleniyor. Aynı zamanda Kuzey Anadolu Fay hattının İstanbul ve çevresinde deprem olabileceği ileri sürülmektedir. Ama günümüzde depremin gününü belirleme konusunda yeterli bilgi yoktur. Bunlar birer tahmindir.

İstanbul’da 7,1 milyon bağımsız bine yanı konut vardır. İstanbul’un nüfusu 16 milyondur. 1,5 milyon konutun acilen dönüştürülmesi gerektiği söyleniyor. 230 bin bağımsız bina acilen dönüştürülmeli, deniyor. İstanbul’un 2 rezerv alanına taşınması isteniyor. Çalışmalara başlandı. Marmara kıyısındaki sakat, çürük, depreme dayanıksız binaların; Asya ve Avrupa kıtasının Karadeniz doğru, kuzeye doğru taşınması isteniyor. Oysa bu bölge ormandır. Su alanlarıdır. Bence, İstanbul, kendini besleyecek kaynaklara sahip olan diğer İllere, İl yanlarına taşınmalı. Hareket alanı bulunmalı. İstanbul’un günümüzdeki yeri; kendini hiçbir konuda beslemiyor. Çok darlık ve sıkıntı içindedir.

Sadece İstanbul deprem beklemiyor. Diğer illerimizde ki, pek çok deprem sorunu vardır. Tüm kentlerimiz merkezi; eski, dayanıksız binalardan oluşmaktadır. Ülkemizde 2004 yılından itibaren hazır beton kullanılmış. 2012 yılında depreme dayanıklı bina yapma, tüm İllerimizde başlatılmıştır.

Şehircilik Bakanımız; 11 İlimizdeki, yıkım ile ilgili kesin olmayan bilgiler verdi. 11 İlimizde; 212 binamızın yıkıldığını açıkladı. Bu 212 bin binanın, 604,856 konuta karşılık geldiği bildirildi. Köy evi olarak 13,987 köy evi, ahır yapılacak. İki ay içinde 309 bin binanın temeli atılacak. Depremin üzerinden 27 gün geçti. Yeni kurulacak kentin zemin araştırma çalışması yapılıyor. Şehir sağlam zeminlerde, dağ eteklerinde kurulacak.

Ülkemizdeki, bozuk bozguncular her zaman bilimsel ve dinsel yapılanmaya karşı çıkmışlar. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 2012 yılından beri Kentsel Dönüşüm yapalım. Halkımız buna itiraz etmesin. Kentlerimiz sağlam, dayanıklı, daha güzel hale getirilsin, dendi. Ama buna sol siyaset yapan, bozguncular hep karşı çıktı. Kentsel dönüşümü mahkemelere taşıttılar. Halkı kışkırttılar. “Kentsel dönüşüm değil, rantsal dönüşüm,” diyerek, halkı aldattılar. Sekiz yılda Kentsel Dönüşümü engellemek için; 8 yılda 8,500 mahkeme açtılar.

11 İldeki deprem bölgesinde çok modern binalar vardı. Ovaları buluşlar! Yayılmışlar! Öyle bir modern, düzgün kent; Karadeniz ve Marmara Bölgesinde bile yoktu. Ovalara, alüvyon arazilere, su düzeyi yüksek olan zeminlerde, deprem fay hattına kentleşme yapmak çok yanlıştı. Bu tip kentleşme başka İllerde de hızla devam ediyor. Akılsız baş, akıl, bilgi almaz, almıyor. Ankara’da Çukurambar semti, Yalova, Altınova, Gölcük, İzmit, Sakarya da hep böyle yapılaşmıştır.

Bendeniz, değerli milletime, yöneticilerimize akıl, zekâ, ince akıl, ince düşünce, bilim, teknik, din- iman değerleri öneriyorum. Akıllı, mantıklı, sağduyulu, zekice, makul, ilmi, ahlakı, etik davranmalarını saygılarımla arz ediyorum. Yanlış, hata yapmamalarını diliyorum. İslam dinimizin değerlerine, helal- haram kavramlarına önem, değer vermelerini arz ediyorum. Doğru bilgili olmak, İslam ahlak ve değerleri ile yaşamak, çok önemlidir. Bu değerlerden yoksun olanların; hak, hukuk, doğruluk, dürüstlük, adalet, hakkaniyet, güzel ahlak, edep, hayâ, düzgün olması mümkün değildir. Akıllı, mantıklı, makul düşünenler; yalana, yanlışa destek vermez, vermemelidir. Ne zaman bunu başarırız; o zaman huzurlu, mutlu, rahat, ferah, felah oluruz, inşallah.